İsrail ile ilişkilerini normalleştiren ve bu uğurda “İsraillilerden daha çok İsrailci” tavırlar sergileyerek Arap sokağında alay konusu haline gelen Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) yönetimi bugünlerde hayal kırıklığı yaşıyor.
Büyük bir coşkuyla attığı adımdan beklediği getiriyi alamayacağı gerçeğiyle yüz yüze kalan Abu Dhabi, kullanıldığını anlamış gibi.
Yine de bu farkına varışın BAE’yi yanlıştan dönmeye sevk etmesi beklenmiyor.
Abu Dhabi, Netanyahu’nun kendilerini müttefik olarak görmediğini ve ilişkilerini sıradan bir propaganda malzemesi haline getirdiğini düşünüyor.
İddialara göre BAE’yi fiilen yöneten Muhammed bin Zayed, Netanyahu’yla yaptığı telefon görüşmesinde İsrail’e 10 milyar dolarlık yatırım yapacağını söylemiş ve bu bilginin gizli kalmasını istemiş.
Muhammed bin Zayed’in isteğini göz ardı eden Netanyahu, Abu Dhabi Veliaht Prensi’nin yatırım vaadini seçim propagandasında kullanmak amacıyla deşifre etmiş.
Hatta Abu Dhabi’nin İsrail’e niçin yatırım yaptığı sorusuna, “Muhammed bin Zayed telefon görüşmemizde ekonomi yönetimime çok güvendiğini söyledi” demiş.
BAE yönetimi de buna çok bozulmuş. İsrailli seçmenler 23 Mart’ta sandık başına gidecek. İki yıl içinde dördüncü kez yapılacak seçimler öncesinde partiler arasında kıyasıya bir rekabet yaşanıyor.
İsrail Başbakanı, Arap ülkeleriyle normalleşmeyi seçmenin gönlünü ve oyunu kazanmak için kullanıyor.
Bunu yaparken de karşı tarafın hassasiyetlerine hiçbir şekilde aldırış etmiyor.
BAE’yi ziyaret etmek istemesinin orada birkaç kare fotoğraf ile görüntü vermekten başka bir sebebinin olmadığı ifade ediliyor.
Bu nedenle Muhammed bin Zayed’in seçim sonuna kadar Netanyahu’nun Abu Dhabi’ye ayak basmamasını istediği söyleniyor.
BAE’nin seçimlerde İsrail Başbakanı’na destek veriyor görünmek istememesinin bir diğer sebebi de ABD Başkanı’nın tepkisinden çekinmesi.
Biden yönetiminin Abu Dhabi’de yapılması planlanan İsrail-Sudan normalleşme anlaşması imza törenine katılmayı kabul ettiği fakat Netanyahu’ya destek anlamına geleceği için törenin İsrail seçimleri sonrasına ertelenmesini istediği belirtiliyor.
BAE yönetimine yakın isimlerden akademisyen Abdulhalık Abdullah, geçenlerde “Yeni müttefikin ahmaklıkları sebebiyle balayı çabuk bitti” şeklinde bir tweet attı.
“Yeni müttefik” ile kast edilen hiç şüphesiz İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ydu. BAE’li akademisyen, tartışmalara yol açan ve “balayı” benzetmesi sebebiyle ülkesini gülünç duruma düşüren o tweeti bir süre sonra -kendi isteğiyle ya da gelen baskılar sonucu- silmek zorunda kaldı.
İsrail-BAE ilişkilerinde “balayı” çabuk bitse bile bu “evliliğin sona ermesi” anlamına gelmiyor.
Abu Dhabi’nin İsrail’le normalleşme anlaşması öncesine dönmesi söz konusu değil.
İki ülke arasında ilişkiler devam edecek fakat şeklini ve boyutunu büyük oranda İsrail’de sandıktan çıkacak sonuç ile yeni yönetimin Washington’la uyumu belirleyecek.
Netanyahu’nun kendilerine tepeden bakması ve aşağılayıcı tavırları Muhammed bin Zayed’i kızdırsa da BAE’nin gönlü hâlâ İsrail Başbakanı’nın seçimleri kazanmasından yana.
İsrail seçimlerine müdahale ediyor ve adaylardan birini diğerlerine karşı destekliyor görüntüsü vermek istememesi bu gerçeği değiştirmiyor.