2022’nin başından bu yana ısrarla savunduğumuz ve 2023 yılını işaret ederek ABD’ye ilişkin kötü ekonomik senaryoların gerçeğe dönüşerek hepimizi etkileyecek şekilde hayatımıza gireceğini iddia ettiğimiz gelişmeler birer ikişer takvimsel manada yaklaşmaya başladı. 2024 yılında gerçekleştirilecek başkanlık seçimlerine kadar olayların meydana gelişinde ciddi bir ivmelenme ve ardı ardına şokların yaşayacağını tahmin ediyoruz.
ABD’nin ciddi bir resesyonla karşı karşıya kaldıktan sonra mücadele edemeyeceği bir enflasyon sürecine gireceği ve ölümcül girdabın içinden çıkmak için ya da çıkamadığı için dünyayı an itibarıyla gergin olan birkaç bölgeden birinde çatışmaya sürükleyeceğine dair beklentimiz devam ediyor.
Her geçen gün beklentilerimizi destekleyici gelişmeler arka arkaya sıralanırken yeni bir işaret de Amerikan Ulusal İşletme Ekonomisi Derneği’nden geldi. Yaptığı bir anket sonucu, ABD ekonomisinin bu yıl içerisinde resesyona gireceğini beklediğini ilan etti.
Bunlarla beraber geçtiğimiz gün Fed Yönetim Kurulu Üyesi Philip Jefferson’ın, enflasyonun hedef olarak belirlenen %2'ye ulaşmasının kolay olmayacağına ve hedefe hızlıca ulaşılmasının mümkün olmadığına dair mesajları da ABD’nin çektiği ve çekeceği patinajların devam edeceğinin bizim açımızdan güncel teyidi oldu.
Diğer yandan ECB Başekonomisti Philip Lane’den avro bölgesinde enflasyon baskısının hafiflediğine dair bir mesaj gelmiş olsa da ekonomik büyümeyi kısıtlayan faiz artışı sürecinin daha uzun bir zaman aralığı için devam etmesinin muhtemel olduğuna dair birkaç cümle kurması, Avrupa açısından da durumda bir değişme olmadığının, onların da ECB’nin de FED’in uydusu olarak patinaja devam ettiğinin habercisi oldu.
Tüm bunlarla beraber ABD ve AB’deki enflasyonun yavaşlatılmasında ciddi etkisi olan ve ağırlıklı olarak Çin’in kapanma politikalarından kaynaklanan petrol fiyatlarındaki düşüş yakın zamanda Çin’in politika değişikliği nedeniyle malumunuz olduğu üzere terse dönmüştü. Goldman Sachs’ın bu dönüşün petrol arzında oluşturması muhtemel açığına ilişkin uyarıları gündem oluşturmuş durumda.
Bilindiği üzere OPEC+ üyeleri ekim ayında aldıkları kararla üretimi 2023 sonuna kadar günlük kısma kararı almışlardı ve eğer haziran ayında gerçekleştirecekleri toplantıda bu kısma kararını bozmazlarsa başta ABD olmak üzere birçok ülkede enflasyon verilerinin tekrar tırmandığını görmemiz kuvvetle muhtemel.
Bu bilgiler ışığında yazımı, iddiamı yenileyerek tamamlayayım: ABD’nin bu sarmaldan dünyanın başına bela olmadan kurtulması imkânsız…