Hemen dibimizde bir emperyalist karakol olarak PKK destekleniyor mu? Evet! Bu desteklenen PKK’ya silah, mühimmat, para ve siyasi propaganda alanı veriliyor mu? Evet! Bununla da kalmıyorlar. DAEŞ bahanesiyle işgal edilen bölgeler PKK’ya peşkeş çekiliyor, tapu ve nüfus dairleri yakılıp, Arap ve Türkmen demografiyi suni olarak bozuyorlar. İran, Afganistan üzerinden; PKK ise Irak üzerinden nüfus transferi yapmayı planlıyor. Son tahlilde bu coğrafyanın keskin kurallarından biri olan “Akdeniz’e dokunmayan her şey ölüdür” kuralı gereği mecburen Akdeniz’e sınırı olan bir terör hattı kurulacak.
Bu çarkı döndüren kim peki? Putin ve ABD. Rusya’yı kastederken Putin dedim ama ABD’yi kastederken Trump demedim. Bu “Trump iyi, ABD derin devleti kötü” demek değil. “Trump, hiçbir etkisi olmayan bir Beyaz Saray şımarığı” demek. Niye yapıyor bunu ABD ve Rusya? Hemen dibimizde Türkiye’yi tehdit edebilmek için bir kapı hastalık bırakmak istiyorlar. Kısa vadede Türkiye’ye karşı bir sopa olarak kullanılacak olan bu terör hattı uzun vadede alan yedeklemek aslında. Yarın duruma göre, İsrail, İran ya da Amerika “Defolun buradan” dedi mi PKK yarım saatte mağaralarına döner. PKK, emperyalizmin hedef ülkelerin üzerine saldıkları sıradan kiralık serseriler. Hepsi bu. Demek ki aslında Rusya ve ABD ile aynı anda savaş halindeyiz. Bu duruma “Proxy War” yani vekâlet savaşı diyorlar.
***
Ne yapmalıyız peki? ABD’nin suyuna gitmek, Rusya’nın suyuna gitmek, geriye dönüp Esed’le masaya oturmak? Alayına birden meydan okumak? Böyle konularda ahkâm kesmek genelde yazanı sonunda utandırır. Bu sebeple sadece bir noktaya dikkat çekmek istiyorum.
Savaşta düşmana saldırmadan önce ilk bilmemiz gereken şey gerçekten güçlü olan tarafımızın ne olduğu? Hangi silahımız bizi düşmandan daha üstün yapıyor? En dayanıklı savunmamız nedir? Aklınıza tanklar, füzeler, uçaklar geliyorsa bir kenara bırakın; çünkü silahlar savaşı ancak başlatır ama savaşı kazanan ya da bitiren şey silah değildir.
Komünistten bozma ajan Avrasyacılar kızacaklar şimdi; ama Rusya yeni mi destekliyormuş PKK’yı? Kurulduğu günden beri destekliyorlar. Hem NATO’cu hem de yurtsever olmayı aynı anda başarabilen tuhaf yaratıklar da kızacak; ama ABD’nin hatta direkt NATO’nun da PKK desteklediği yeni değil. Madem herkesi kızdırıyoruz bugün, Kraliçe’nin şövalyeleri de eksik kalmasın, İrancı muhibbi ezikler de nasiplensin… Hepsi daha ilk gününden beri nasıl ki 1909’da IMRO örgütünü destekledirler, sonra nasıl ki ASALA’yı destekledilerse şimdi de PKK’yı destekliyorlar. Bir gecede bütün PKK’lılar ölse, ertesi gece yeni bir örgüt kurarlar. Ne yapacağız o zaman?..
En güçlü silahımızı koruyacağız. Türkiye coğrafyanın hem kalbidir hem aklıdır. Esed’e selam verip bir Baas kuklasını kazanmak bin yıllık kardeşliği kaybetmektir. Suriye halkı, gerçek dostlarımız, gerçek gücümüz olan Müslümanlar orada duruyorlar ve İran’ın ketenperesine gelip onları kaybedersek savaşı kaybederiz…