Yeni eğiti modeli açıklandı, konunun doğrudan ya da dolaylı tarafı olan her çevre açıklamalar yapılmakta. Eğitimin öznesi olan öğretmenler yapılan açıklamaların çok net olmayışından ve ayrıntı içermeyişinden muzdarip. Bazı derslerin adının değişmesi ve zorunlu olmaktan çıkartılması branş bazında tepkilerin gösterilmesine zemin hazırlamış gibi gözüküyor. Şimdilik değişikliklerin özüne ulaşılmış değil.

Yeni eğitim modelinin özü

           Tüm eleştiriler ve değerlendirmeler içerisinde yeni eğitim modelinin özünden uzaklaşıldığı kanaatindeyiz. Esasında yeni ortaöğretim modelinde ortalama 16 olan ders sayısı sınıflara göre 10 derse indirilmektedir. Zorunlu ders sayısı azaltılmakta ve öğrencilerin ilgi ve kabiliyetlerine göre seçmeli derslere yönelmeleri teşvik edilmektedir. Yabancı dil öğenim teşvik edilmekte ve yabanı dil derslerinin her sınıf seviyesinde ders saati sayısı artırılmaktadır. Fizik, kimya, biyoloji gibi dersler üst isimlendirme ile birleştirilmekte ve yine öğrencilerin tercihlerine göre şekillenecek bir model önerilmektedir.

Alan seçme ile ilgili öğrencilere esnek bir model sunulmaktadır. 11. Sınıfta bile olsa öğrenci gelecek planlamasıyla ilgili değişiklik istiyorsa buna imkân verilecektir.

Yeni sistemin başarılı olması için Bakanlık üç ana hedef belirlemiştir. Bunlar;  materyal geliştirilmesi, öğretmenlerin ve yöneticilerin yeni sisteme göre eğitilmesi ve rehberlik yani kariyer yönlendirme çalışmaları olarak belirtilmektedir.

Yeni eğitim modeli 2020-2021 eğitim öğretim yılında yürürlüğe girecek, 2019-2020 eğitim öğretim yılı sistemin mutfak çalışmalarına ayrılacak. Yaklaşık bir buçuk yıllık zaman dilimi, yeni eğitim modelinin tartışılması, belirsizliklerin giderilmesi, değişikliklerin yapılması ve içerik temini ve fiziksel şartların tesis edilmesi için kullanılacak.

Ziya Selçuk Hoca’nın açıkladığı modelin özünde öğrencilerin ezbere dayalı eğitim sisteminden uzaklaşarak bilgi beceri ve uygulama merkezli eğitime geçişi bulunmaktadır. Türk eğitim sisteminin en büyük problemi mesleki eğitimi akademik eğitime karşı bir alternatif olarak kabul ettirememesidir. Liselerde sertifika sürecinin başlayacağı yeni süreçte öğrencilerin beceriye dayalı kurslara gitmeleri, tamamladıkları eğitim sonucunda sertifika almaları alınan sertifikaların da üniversite giriş sisteminde belirleyici olması düşünülmektedir. Bu sertifikalar, diplomanın yanında ikinci bir alan gibi değerlendirilecektir.

Yeni ortaöğretim sistemine yönelik eleştiriler

Yeni ortaöğretim modeline yönelik değerlendirmeler yapılmaktadır. En başta öğretmenler odasının birinci gündemi olmuş durumda yeni sistem. Branşsal bakışın ön planda olduğu görülmektedir. Yani ders saati azalan öğretmenler konuyu norm ve atama boyutu ile ele alırken, sendikalar iş güvencesi ve öğretmenlerin kitlesel mağduriyet yaşamamaları yönüyle sürece eleştiri getirmektedir.

Bazı STK’lar ise yeni sistemin milli ve manevi değerleri içeren derslerin kaldırıldığı ile ilgili eleştiriler dile getirmektedir. Bu eleştiriler daha çok tarih dersi etrafında yoğunlaşmaktadır. Sevindirici olan Bakanlığın eleştirileriler ve önerilere açık olmasıdır.