Türkiye 7 gündür Afrin’de terörü yuvasında kurutma ve kendisine yönelik tehditleri bertaraf etme harekâtı gerçekleştiriyor. Milletimiz ittifak halinde, maddi ve manevi dualarla bu operasyona destek veriyor. Büyük Türkiye yolunda inanmış bir millet, her türlü oyunu yok etmeye ahdetmiş bir seferberlik örneği sergileniyor.
Hal böyleyken birtakım Türkiye vatandaşı kimliği taşıyan, ancak kendisini İngiltere’ye Amerika’ya ait hisseden oluşumlar ise güya barış güvercinleri uçuruyorlar. Evet biz Müslümanlar, Allah’tan (cc) savaş dilemeyiz. Lakin kapımıza gelmiş bir savaştan, karşımıza durmuş bir düşmanla çarpışmaktan da geri durmayız. Ve bu durumda savaştan kaçan da, düşman safına geçip onca konuşan da, bizceymiş gibi görünüp aksi davranan da reddedilmiştir.
Türkiye Tabipler Birliği diye bir kuruluş var. Böyle bir operasyonda şu açıklamaya yaptılar: “Biz hekimler uyarıyoruz: Savaş, doğada ve insanda tahribat yapan, toplumsal yaşamı tehdit eden, insan eliyle yaratılan bir halk sağlığı sorunudur. Her çatışma, her savaş; fiziksel, ruhsal, sosyal ve çevresel sağlık açısından onarılmaz sorunlara yol açarak büyük bir insani dramı da beraberinde getirir. Yaşatmaya ant içmiş bir mesleğin mensupları olarak, yaşamı savunmanın, barış iklimine sahip çıkmanın birincil görevimiz olduğunu aklımızdan çıkarmıyoruz. Savaşla baş etmenin yolu, adil, demokratik, eşitlikçi, özgür ve barışçıl bir yaşam kurmak ve bunu sürekli kılmaktır. Savaşa hayır, barış hemen şimdi!”
Mezkûr sebeplerden dolayı şu haliyle Tabipler Birliği de bir tür halk sağlığı sorunudur! Kötü huylu bir urdur ve en olmadık zamanda nükseder! Tedavisi direkt olarak cerrahi müdahale gerektirir. Acilen tedavi edilmelidir. Milli ve manevi duyguları yüksek, sağlığı kendi kötü ideolojik emellerine alet etmeyecek tabiplere teslim edilmelidir. Kalın sağlıcakla…