Vahşi iktidarını korumak için yüz binlerce insanı çoluk çocuk, kadın erkek, yaşlı genç ayırmadan katleden, milyonlarcasını da yerinden yurdundan edip, şehirlerini ve tarihi yerle bir etmekten hiç yüksünmeyen bir rejim ve eli kanlı zalim diktatörü aslında cici bir çocuk; ‘’durun, öldürmeyin masum insanları’’ diyen demokratik bir ülkenin özgür seçimlerle iş başına gelmiş hükümetinin başkanı ise Yezid ve hatta Nemrut öyle mi?

Tek dayanakları ve güya meşruiyet zeminleri mezhep faşizmi olan bir ülkenin, bölgede yol açabileceği onulmaz yaraları ve düşmanlıkları umursamaksızın sırf kendi ulusal çıkarları için uyguladığı şiddet dolu sinsi politikalar onurlu; ama zulme ve haksızlığa uğramış halklara dinine, kitabına, ırkına, diline bakmaksızın kucak açıp kol kanat germeye çalışan bir ülkenin siyaseti ise ferasetsiz, ufuksuz ve diktatörlük özlemiyle dolu, böyle mi?

Yüzyıllardır et ve tırnak haline gelip, tek millet olduğumuz bir etnisiteyi ellerindeki silahlar ve şiddet dolu yöntemlerle baskı altına alıp sindirerek devletlerine karşı tutum aldırmaya çalışan bir çete siyasal özgürlük hareketi ; ancak sınırları içerisinde yaşayan tüm insanların huzur ve refahı, temel insan hak ve özgürlüklerden en üst derecede yararlanabilmeleri için tüm demokratik reformları yapmak konusunda elinden gelenin fazlasını yapmış ve yapmakta olan bir hükümet terörist haa?

Düçar olduğunuz kin, nefret ve şiddet içerikli ,vehim ve kurgulara dayalı irrasyonel muhalefet hastalığının, sizleri her gün bu ülkenin Başbakanına ve Cumhurbaşkanına ağza alınamayacak sövgü ve hakaretlerle saldırmak noktasına getirdiğini ve hatta vatana, millete ve ülkeye ihanet eden odaklarla artık açıkça iş tuttuğunuzu saklamaya bile gerek duymamak boyutuna taşıdığını tüm millet çok iyi görüyor. Bu vahim durumunuzun söz, tavsiye, nasihat ya da her hangi bir akla dayalı terapi yöntemiyle tedavi edilip edilemeyeceğini ben gerçekten bilmiyorum. Ama buradan baktığımızda gördüğümüz tek şey; yaşamınızın ve varlık nedeninizin bu hükümeti ve Cumhurbaşkanını yıkmak obsesyonuna dönüştüğü ve eleştiri konusu olabilecek birçok normal meselede bile artık sağlıklı ve normal bir muhalefet dili kullanamadığınız. Bu çok ciddi bir sıkıntı ve sadece sizleri ilgilendirse üzeri geçilebilirdi. Ancak bu hastalığınızı sizleri okuyup dinleyen ve önemseyen halkın bir kısmına da zerk ediyorsunuz ve bu durum milli birliğimizi ve toplumsal huzurumuzu tehdit edecek boyutlara doğru ilerliyor.

Eğer kaldıysa sizleri yeniden akl-ı selime, mantıklı ve vicdanlı bir muhalafet anlayışına davet ediyorum.