1 Kasım’dan sonra siyasi tartışmalar biter, biter bitmesine de memleket ve evlat derdi biter mi? Gözünü memlekete dikmiş, PKK, FETÖ ve IŞİD’in çetrefilli ittifakları bu seçimin sıradan bir seçim olmadığını bağırıyor aylardır. Evlatlarımızın geleceklerini gasbetmek için bizi devlet olmaya değil de inat etmeye çağırıyorlar. 13 senede ne büyük sancılar yaşadık hayırlara kavuşmak için. Aksadı, hesaplar şaştı bazen yeniden başladı ama bağımsızlık kolay değildi, biliyorduk. 1 Kasım’da intikam almaktan söz edenler kendi kendimize düşman edip bizi karanlığa çekiyorlar.
Kapısında kocaman çiçekler olan bir holding patronunun yan odasında yatırmıştık annemi. İşçi emeklisi bir adamın karısı holding patronuyla aynı muameleyi görmüştü hastanede. Aynı robot ameliyat etmiş, aynı yataklarda aynı doktorlar tedavi etmişti. Bu, tesis edilen adaletin yürüyüşüydü ve adı sanı belli üç düşman bu yürüyüşün ayaklarına dolanıyor şimdi.
1 Kasım sabahı, yüzümüzde evlatlarımızın gönlüne ferahlık veren bir tebessümle sandığa gidip Türkiye’nin büyük yürüyüşüne omuz vereceğiz. Memleket için, evlatlarımız için nasipse bir kez daha bütün düşmanlara meydan okuyarak AK Parti diyeceğiz.