Bir arkadaş meclisinde anlatılan ilginç bir olaya hayli güldük. Bilenler bilir, zaman zaman gassalların karşılaştıkları bazı ilginç olayları... Eğer tanıdığınız, bildiğiniz bir gassal varsa size gasilhanede karşılaştıkları birkaç olayı anlatıversin.
Benim tanık olduğum olay ise bir müddet önce arkadaş ortamında arkadaşımın arkadaşının anlattığıydı.
İlginç olay şöyle olmuş;
Kastamonulu bir gassal senelik izninde memleketine gider. Orada da yaylaya çıkar ailesiyle. Malum temiz hava, oksijen bol. Ne olduysa gassal burada fenalaşır ve son nefesini verdiği düşünülür. Ayakları bağlanır ve bir pikaba cenazesi yerleştirilip yıkanmak ve defnedilmek üzere yola koyulunur. Yayla yolları taşlı. Sarsıntıdan gassalın kalbi çalışır ve gözlerini açar. Kendine şöyle bir bakar. Ayakları bağlı ve göğsünde bir bıçak. Öldüğünü hemen anlar. Fakat yayla yolu yamaç olduğu için hemen doğrulmaz, öndekiler kendilerinden korkar diye. Önde ise eşiyle beraber pikap şoförü. Neyse araç yaldan düzlüğe iner. Gassal doğrulur ve öndekilere seslenir. “Nereye gidiyorsunuz, yoksa beni gömmeye mi götürüyorsunuz?” diye. Bu seslenmenin ardından şoför kontrolü kaybeder araç bir o yana bir bu yana savrulur ve bir yerde durur. Araçtan çıkarlar ve bir kayalığın arkasına saklanırlar. Kastamonulu gassal eşine seslenir ama nafile. “Ben ölmedim, buraya gel. Aşağıya inerken kalbim sarsıntıdan çalıştı. Yaşıyorum bak!” der ama bir türlü gelmezler.
Uzun bir süre sonra yanına yaklaşırlar ve ölmediğini anlarlar. Gassal ise olaydan sonra eve gidince etrafında toplanan kalabalığa başından geçeni anlatır.
“Bir gün gasilhaneye bir cenaze geldi. Yıkamak için yatırdığımızda kıyafetleri çok kirli olduğu için elimdeki makasla elbiselerine kesmek istedim. Üstünde kalın bir hırka vardı. Önce onu çıkardım. Onu kesmedim. Sonra gömlek ve içliği çıkartmak için makası elime aldım. Tam kesecektim mi cenaze doğruldu. Beni mi keseceksin dedi. Öyle korktuk ki. Anladım ki biz onun kıyafetlerini çıkarırken nefes almaya başlamış. Öldürmeyen Allah öldürmüyor işte. İçecek daha suyu, alacak nefesi varmış. Tıpkı benim gibi.”
Bizlerin başlarına böyle bir şey gelse "korkmam" diyen olmayacağını düşünüyorum. Gassallar zaman içinde meslek gereği bu durumlara alışıyorlar ve artık onlar için sıradanlaşıyor.
Gasilhanelerin kapısında ‘Her canlı bir gün ölümü tadacaktır.’ yazar. 'Ölüm’ün adı elbette korkutucudur. İnsanlar doğar, yaşar, ve bir gün ölürler.
Allah herkese elden ayaktan düşmeden, dünyada vazifesini yapıp da bu fani alemden ayrılanlardan eylesin.
Yeniden görüşmek üzere…