Eskiden insanlarımız ölümle yan yana,
hatta iç içe yaşarlardı.
Eskiden ölüm, küçük mezarlıklarıyla evlerimizin bahçelerine kadar sokulmuştu.
Bu durum bir ihmal sonucu doğmamıştı.
İnsanlarımız buna, bilerek izin vermişlerdi.
Hatta bu konuda ölümü teşvik etmişlerdi bile diyebiliriz.
Her sokakta ahretin bir şubesi açılmıştı.
Her şey belirli bir düzen içinde yürütülüyordu:
Parmaklıklı pencereler, taş duvarlar, bu iş için özel olarak yetiştirilen serviler…
Ve her biri, temsil ettiği insana benzeyen o güzelim mezar taşları…
Hayır hiçbir şey tesadüfe bırakılmamıştı.( Oğuz Atay )
Böylelerine en basitinden ne dersen de,
En basitinden alırsın cevabı.
Çünkü daha ötesine zaten geçemezler.
Sağlıklı bir şuurları yoktur çünkü.
Sağlıklı olmadıkları için seni çok rahat hicvederler.
Suçlarlar.
İftira atarlar.
En zayıf noktandan harcamaya çalışırlar.
Doyumsuzdurlar.
Hastalıklı beyinleri, kör gözleri asla doymaz.
Hep açtırlar.
Sırtlanlar gibi,
Çakallar gibi senin rızkına da göz koyarlar.
Hep yaşayacaklarını sanırlar.
Ölümsüz hissederler kendilerini.
Ama ölüm kapılarını çaldığında,
O firavun duruşları,
Yer yüzünde yaşayan en korkak canlının vücut formunu alı verir.
Hastalıklı zihinlerinin hatırına bile gelmeyen ölüm,
Artık yanı başındadır.
Ne bir dakika erken, nede bir dakika geç.
Ne kadar zalim de olsan, kudretlide olsan vız gelir tırız geçer,
Herkes için ölüm diye kesin bir adalet var çünkü.
O nedenledir ki sizin gibi hastalara tavsiyem,
Bahçeniz de temsili de olsa bir mezar taşı olsun.
Ölüm Güzel Şey
Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber…
Hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber?…
Öleceğiz müjdeler olsun, müjdeler olsun !
Ölümüde öldüren Rabbe secdeler olsun!
Kapı kapı, yolun son kapısı ölümse;
Her kapıda ağlayıp o kapıda gülümse!
O demdeki, perdeler kalkar, perdeler iner,
Azraile hoş geldin, diyebilmekte hüner…
O dem çocuklar gibi sevinçten zıplar mısın?
Toprağın altındaki saklambaçta var mısın?
Ölüm ölene bayram, bayrama sevinmek var;
Oh ne güzel, bayramda tahta ata binmek var.!…
Ufka bakarlar; ölüm uzaktamı uzakta…
Ve tabut bekler, suya inmek için kızakta…..
Sultan olmak dilersen, tacı, sorgucu, unut !
Zafer araban senin, gıcırtılı bir tabut! ( Necip Fazıl )