İçeriden ve dışarıdan, Cumhuriyet döneminde hiç bu kadar millet düşmanı ile topluca bir mücadele vermemiştik. Terör unsurları meclisimize hiç bu kadar girmemişti. Ülkemizin etrafı terör unsurları ile hiç bu kadar sarılmamıştı. Ülkemizi hiç bu kadar ihanet çemberinin içinde görmemiştik. Devletimizin içine hiç bu kadar sızıntı dönemi yaşamadık. Neredeyse devleti ele geçiriyorlardı. Devletimizin içine sızan hainler, 15 Temmuz’da açığa çıktılar. Türkiye’yi işgal hareketi başlattılar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan o gece Başkomutan sıfatı ile milleti ihanetçilere karşı sokağa çağırdı. Bununla yetinmedi. Her türlü tehdide ve öldürülme riskine rağmen milleti ile beraber sokağa çıktı. Başkomutanı ile birlikte millet işgalci ihanetçilere yumruğu indirdi.

Türkiye şimdi etrafında yuvalanan terör unsurlarını temizliyor. Sınırlarımızın ötesine yuvalanan terör unsurlarının esas hedefi Türkiye olduğunu bilelim. Şimdi ‘Zeytin Dalı’ operasyonu ile tüm bu terör unsurlarını temizleme kararlılığımızı sürdürüyoruz, Başkomutan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde.

15 Temmuz ve sonrasındaki daraltılan çemberi parçalama hareketi yeni bir kurtuluş hareketidir. Afrin’de de başarılı olacağız Allah’ın (cc) izniyle… Bu inanç bu millette oldukça, bunca okunan dualar bu imanlı ordunun ardında durdukça biz kazanacağız.

Gazilik unvanı, illa savaşta yaralananlara verilen unvan değildir. Savaşa girip, mücadelede önderlik eden kahramanlara da verilir. Dahası bu unvan birilerinin takdirinde de değildir. Hak edilene ve hak edene saygı duymaktır sadece.

AK Parti İstanbul Milletvekili ve gazetemiz yazarlarından Külünk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a gazilik unvanı verilmesine ilişkin TBMM’ye kanun teklifi verdi.

Metin Külünk’ün bu teklifte önemli bir de tespiti var ve şunu söylüyor:

“Tam, bütün ve milli bağımsızlık yolunda vatan uğruna yalnız elini değil, tüm varlığını hasreden Sayın Cumhurbaşkanımız, özellikle Davos’taki ‘One minute’ çıkışının ardından karşı mevziin doğrudan hedefi haline gelmiş, saldırıların bizatihi muhatabı olmuştur. Cumhurbaşkanımızın verdiği mücadele bu manada birçok cephe savaşıyla ilerlemiştir. Öyle ki 7 Şubat MİT krizi bir cepheyken, Gezi hadisesi bir cephe, 17/25 Aralık darbe teşebbüsleri ve MİT TIR’larının durdurulması olayı yine başka cephelerdir. FETÖ, PKK, DAEŞ, DHKP/C ve daha birçok terör grubuna karşı yöneltilen mücadelenin başında yine Erdoğan yerini almıştır. Uludere ile de Cumhurbaşkanımız hedef alınmıştır, Rus jeti kriziyle de… Güven Park saldırısıyla da hedeftedir, Suruç’takiyle de… Sayın Cumhurbaşkanımız, açık ve gizli birçok suikast tehdidiyle karşı karşıya olarak, milletiyle beraber güçlü Türkiye için korkmadan, kararlılıkla mücadele eden ve her fırsatta kefeniyle yola çıktığını belirten bir lider olmuştur.

Bu gazada milleti temsilen en önde bulunan isim bellidir. TBMM, 15 Temmuz’da milletimizle birlikte bağımsızlık mücadelesi veren, önce El-Bab ve şimdi de Afrin ile uluslararası terör örgütlerine karşı hazırlanan ordumuzun Başkomutanı ve Cumhurbaşkanımıza gazilik payesi verilmesini değerlendirmelidir. Erdoğan’a bu payenin verilmesi hem bir geleneğin devamı, hem de uluslararası kamuoyunda Türkiye’nin kararlığını gösteren bir nişane olacaktır.”

Metin Külünk’ü bu teklifinden dolayı kutlarım. Destekliyorum. Meclis bu kanunu onaylamalıdır ve Cumhurbaşkanı Gazi Recep Tayyip Erdoğan olmalıdır.

Selam ve dua ile…