“Hakikat”, zamana göre değişkenlik arz etmez; ancak “doğru”, zamanın değişimine göre değişkenlik arz eder. Dün yanlış olan bugün doğru; bugün doğru olan yarın yanlış olabilir/görülebilir, ancak hakikat bu değişkenlikten berîdir.

          Şu hakikati mıh gibi aklımıza, hafızamıza kazıyalım. Batı(l) dünyası asla bizim dostumuz olmadı, olmaz. Olympos Dağı’nın çocukları, Hira Dağı’nın çocuklarına tarih boyunca hüsn-ü niyetle yaklaşmadı, yaklaşmaz. Ne diyor Rabbülalemin: “Sen dinlerine uymadıkça, ne Yahudiler ve ne de Hıristiyanlar asla senden razı olmazlar.”

          Bir güruh var ki İslami olan, İslam ehli olan Müslümanları, Batı’nın, 28 Şubat aktörlerinin tabirleri olan “Radikal İslamcı”, “İslamcı”, “Kafadan her şeye karşı olan manyak tipler” vb. tabirler ile gayrı meşru bir pozisyonda gösterip, tezyif, tahkir ve tasfiye etmek istiyor. Bu güruh, AK Parti’yi içeriden çürütüp yola çıktığı günkü değerleriyle karşı karşıya getirerek yalnızlaştırmak, altını oymak, Anadolu’ya, AK Parti’nin ana omurgası, bel kemiği olan İslami kesime karşı mahcup duruma düşürmek istiyor. Amerika’ya, İngiliz’e, Siyonist’e, Batı’ya yumuşak davranmamızı salık veriyor. Ülkemizin geçmişine bakın dengeli, yumuşak davranma, iyi görünme çöplüğüdür. Bu güruh, salık verdikleri politikalarla Cumhurbaşkanımıza yön verme ve Cumhurbaşkanımızın tesis ettiği (dik durma) politikaları itibarsızlaştırma gayretinde. Cumhurbaşkanımızın bin bir zahmetle, insanımızın kafasında meydana getirilen tahribatı, öğretilmiş yenilgiyi, çaresizliği yerle yeksan edişini kıymetsizleştirme gayesinde.

          İslam’ın aşırısı, radikali, ılımlısı falan olmaz. İslam, sade İslam’dır, yektir, tektir. Ya İslam’sındır ya da İslam’a kulp takıp dil uzatan hadsiz. O tabirleri kullanan adamın iyi niyeti yoktur. Bu tabirleri kullananlara dikkat edin; zerre-i miskal adedince din hassasiyeti olmayan, egolarını put edinmiş tiplerdir.

            İslami, İslam ehli olan; onların tabiriyle “İslamcı”, “Radikal İslamcı” kimdir anlatalım.

“İslamcı”:

Hakka ve hakikate boyun eğip küfre ve zulme baş kaldırandır.

“İslamcı”:

28 Şubat zulmünde başörtüsünden dolayı okuldan atılan, lise mescidinde namaz kıldı diye fişlenendir.

“İslamcı”:

AB(D), Siyonlar tarafından “terör” kalıbına sokulup İslam’ın yok edilmesine, yozlaştırılmasına, ılımlılaştırılmasına direnendir.

“İslamcı”:

İslam’ı, “ılımlı İslam”, “Türk İslam”,”Kürt İslam” adı altında rayından çıkarma taarruzlarına direnendir.

“İslamcı”:

“Minareler süngü

Kubbeler miğfer

Camiler kışlamız

Mü’minler asker

Bu İlahi ordu dinimi bekler

Allahu Ekber…” diye sayha sayha haykırandır.

“İslamcı”:

15 Temmuz’da, “Darbe marbe yok, ikinci köprüyü kullanın” demeyip Cumhurbaşkanımızın talimatından önce meydanlara koşan, ona siper olandır.

“Mavi Marmara’daki manyak İslamcılar” demek:

“Manyak Doğu Türkistancılar”

“Manyak Keşmirciler”

“Manyak Çeçenistancılar”

“Manyak Bosnacılar”

“Manyak Somaliciler”

“Manyak 15 Temmuzcular”

demektir.

Ey çok amaçlı aparat! “İslamcı”, “Radikal İslamcı”, “İslamcı Manyaklar” vs. dedin mi Alparslan’ı, Selahaddin’i, Yavuz’u, Erbakan’ı, Erdoğan’ı, Halisdemir’i iki paralık etmiş oluyorsun…