Tarık, Victoria’ya “Şu an melekler bizimle birlikte senin İslam’a girmeni kutluyorlar inşaallah” dedi. Ben de “Kardeşim, İslam ailemize hoş geldin. Artık 1.5 milyar kardeşin var” diyerek onu kutladım. 

Şam-ı Şerif’te yaşarken Tarık isminde Suriyeli bir arkadaşım vardı. Şam’da bizim dönemde eğitim gören Türk öğrencilerin yakından tanıdıkları İstanbul Emlak’ın sahibi Tarık. Dükkânı da Hayyul Etrak yani Türklerin Mahallesi’ne çıkan küçük suzikilerin durağının hemen yanındaydı. Şam’da eğitim gören öğrencilerin yolu da mutlaka bir şekilde Tarık’ın emlak dükkânına düşerdi. Tarık’ı severdim. Samimi bir Müslüman, iyi bir arkadaştı.

Suriye’de olaylar daha başlamamış, her şey normal seyrinde ilerliyordu. Ben de iki üç günde bir Tarık’ın yanına uğrar, onunla sohbet ederdim. Yine bir gün selam verip İstanbul Emlak’a girdim. Tarık oturduğu sandalyeden heyecanla ayağa kalkıp “Ben de bugün seni aramayı düşünüyordum. Victoria isminde Rus bir kız Müslüman olmak istiyormuş. Eğer müsaitsen yarın akşam Victoria’nın İslam’a girişine şahitlik edelim” dedi. Acayip sevindim, içim içime sığmadı. Sonunda uzun zamandır beklediğim an gelmişti. Daha önce İslam’a giren birçok mühtediyle sohbet etsem de şimdiye kadar hiç kimsenin İslam’a girmesine şahitlik etmemiştim.

Bir gün sonra akşama doğru beni arayan Tarık, “Bir arabaya atla da gel, seni Muhacirin Mahallesi’ndeki durakta bekliyorum” dedi. Ben de hemen yola koyuldum. Yaklaşık 25 dakika sonra Muhacirin Mahallesi’ndeki sözleştiğimiz durağın önünde buluştuk. Görünüşe göre Tarık da en az benim kadar heyecanlıydı. 3-5 dakika yürüdükten sonra Victoria’nın annesi Elinda Hanım’ın yaşadığı evin kapısının zilini çaldık. Bize kapıyı açan Elinda Hanım da sonradan Müslüman olmuş bir Rus’tu. Evde Elinda Hanım’dan başka yeni İslam’a girmiş 3 Rus bayan ve bizden önce eve ulaşan Tarık’ın eşi ile çocukları vardı.

Birazdan bembeyaz başörtüsüyle Victoria da bulunduğumuz odaya girdi. Babaannesi ile birlikte Rusya’da yaşayan Victoria internette tanıştığı bir Müslüman vasıtasıyla İslam’a ilgi göstermeye başlamış. Hem tatilini geçirmek hem de annesini ziyaret etmek için Şam’a gelen Victoria, İslam’la ilgili yaptığı araştırmalarının sonucunda Müslüman olmaya karar vermiş.

Victoria karşımıza oturdu ve Tarık, Rus kıza önce Kelime-i Şehadet’in manasını anlattı. Daha sonra da “Hiçbir baskı altında kalmadan tamamen kendi rızanla İslam’a girmeyi kabul ediyor musun?” diye sordu. “Evet” diyen Victoria birden gözyaşlarına boğuldu. Bu sevinç gözyaşları benim için o an dünyanın en anlamlı gözyaşlarıydı.

Artık Rus kızın Müslüman olma zamanı gelmişti ve Victoria, Tarık’ın ardından Kelime-i Şehadet getirmeye başladı. Victoria Tarık’ın söylediği Kelime-i Şehadet’i tekrarlarken benim de içim içime sığmıyor, çocuklar gibi seviniyordum. Bu şahitlik benim için hayatımın en güzel şahitliğiydi.

Rus kız sonunda Kelime-i Şehadet getirmiş ve Müslüman olmuştu. Odada bulunan herkes teker teker Victoria’yı kutlamaya başladı. Tarık, Victoria’ya “Cennete hoş geldin Victoria! Şu an melekler bizimle birlikte senin İslam’a girmeni kutluyorlar inşallah” dedi. Ben de “Kardeşim, İslam ailemize hoş geldin. Artık 1.5 milyar kardeşin var” diyerek Victoria’nın İslam’a girişini kutladım. Bu sırada Victoria’ya yeni isminin “Meryem” olmasını teklif ettik. O da bu teklifimizi büyük bir sevinçle kabul etti. Tarık’la birlikte evden ayrılmadan önce artık Meryem diye hitap ettiğimiz Rus kıza son bir kez “Ümmet-i Muhammed’e tekrar hoş geldin Meryem!” dedik ve selam vererek evden ayrıldık.

Evden çıkınca sevinçten Tarık’la birbirimize sarıldık ve ayaklarımız yerden kesilmiş vaziyette o akşam uzunca Şam-ı Şerif’in sokaklarında dolaştık. Hatta bu güzel ânı paylaşmak için Hakan Albayrak ağabeyi de telefonla aradım ve hep birlikte mutlu olduk. Bu olayı durup dururken niçin mi anlattım? İslam adına işlenen cinayetler her gündem olduğunda en çok İslam’a olan ilginin azalacağından korkuyordum. Fakat aldığım haberlere göre her şeye rağmen dünyanın dört bir yanında insanlar İslam’a girmeye devam ediyor. Ne IŞİD ne de bir başkası Allah’ın (CC) dininin yepyeni kalpleri diriltmesine, hidayet güneşinin yeryüzündeki farklı kalplere ışık vermesine engel olamıyor. Yani, elhamdülillah alâ külli hal…