Offf..!
Yahya’nın raks dediği olsa gerek Şalsız, gülsüz, çıplak ayaklı
Ateş kuşları düşüyor yüreğime Akşamın yangın renkli gözleriyle Anasız çocuk gibi bakıyor bana İzmir Hoşçakal demeden gidiyorum Gelmişine geçmişine bu dünyanın Cebimde bir serçe ölüsü
Bir de ucu yırtık mektup
Gitme gülü/ver diyor
Ölmeseydim, gülü/verecektim diyor
Offf..!
Ben Yusuf sesli bir serçe avuntusuyum Bu şehir aslında bir kuyu demedim mi? Masalımızda yorulurken şarkılar Yolcuyum yolum Kerbela demedim mi?
Şimdi koyver beni bırak gideyim
Ağlama serçem gözünü seveyim
Bu yıldız senin olsun, bak bu gece mavisi Bırak aşkı ben Hüseyin’den öğreneyim
Yandım diyorum yandım gör halimi Fatıma’nın sabrı olda
Çalkala doldur böğrüme şu denizi Yoksa bu şehir yanacak,
Yanacak çocukların elleri
Off…!
Uslanmadık iki derviş bir çölü sevdik Bakıştık serap gibi, yar gözünde kıbleye vardık Baldıran içtik dilimizden, şükre bulandık Söyle bana, aşkın diliyle şimdi söyle
Söyle öksüz bakışlım, bakışı nazlım
Can canan’ı cehennem gibi özlerse Yunus’u cennetten geçiren
Beni senden geçirmez mi?
Offf…!
Bir dağa bir denize vuruyorum kendimi Parçalandıkça çoğalan bir efkar gibi Kan revan içinde kanatlarım
Ya düşerse serçenin gözündeki gül Sorularla hırpalanıyor dudaklarım
Bütün trenlerde senin yüzün
Bir ayrılık telaşı sarmış koşturuyor
Çeliğe kan bulaştı, makinist kör bir maşuk Gecenin rahmine soyunuyor günah gibi Telsizlerde Allahu Ekber senin sözlerin
Ey..! hayatın ve aşkın sahibi
Ey..! ateş içinde gül veren ibrahim’e Lokma ve hırkadan da geçtik gayrı Sabır ver sevgiliye
Sabır ver
Medet Ey..!
Off..!
Kırlangıçlara gülleri öğreten yar
Karnının beyazında fesleğenler büyüten yar Yokuşumda yorulma artık
Uzak denizlere çoktan geldi sonbahar Senin gözyaşın benim yanağıma dökülsün İçerim zemzem niyetine, dilimde acımış dualar
Sapla tırnaklarını ellerinle sök kalbimi Bölüşürüm seninle sıcak bir ekmek gibi Yeter ki gözünde bir gül kalsın
“Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya” Aşk yazsın sana, Münker sağ yanında
Zemheride başımıza düşecek Üç elması yok bu masalın Yolcu yolunda,
Derviş çilede gerek
Kıvırcık saçların bana hatıra Sana da bu kanlı, mavi gömlek
Offf..!
Masalımda saklayamadığım Hoşçakal demeden gidiyorum sana Elim yüzüm hasret kesiği Cebimde bir serçe ölüsü
Bir de ucu yanık mektup
Gitme gülü/ver diyor
Ölmeseydim, gülü/verecektim diyor
“Eskiyen elleriyle çıngırağını sallıyor kıvırcık saçlı kız…. Gittiiiii..!
Mavi gömlekli çocuk… gittiiii…. daha da eskiyor elleri, daha da…. daha da”