İnsanların ölümü üzerine bir şeyler yazmam doğru mu, diye düşünürüm her zaman. Metin Uca bizim gençliğimizde televizyon sunucusu olarak karşımıza çıktı. Sivri bir dili vardı. İslam dininden pek hazzetmez bir tipti. İlla Müslümanları iğneleyici bir şeyler söylemeyi severdi.  Televizyon programcısı, sunucu Metin Uca için 18 Kasım Cumartesi günü Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda veda töreni düzenlendi. Cenazesine çok sayıda sanatçı, siyasetçi katıldı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de cenazeye katıldı. Uca’nın cenazesi, törenin ardından defnedilmek için Ankara’ya gönderilecek ve bu yazı yazılırken cenazenin Kocatepe Camisi’nden kaldırılıp defnedileceği ilan edildi.

Son röportajında vasiyetinden bahseden Uca, ki ben de merak edip ne diyor diye izledim, gömülmek istemediğini söyledi ve “Yakılarak ölmek ve küllerimin de İstanbul Boğazı’ndan serpilmesini istiyorum. Ne yazık ki böyle bir şansım yok. İkiyüzlü cenaze törenlerini (başrol oyuncumuz Sayın Ekrem İmamoğlu ve genel başkanı bununla ilgili bir açıklama yaparlarsa seviniriz) istemediğim için yakılarak ölmeyi çok istiyorum. Umarım dostlarım bu konuda bıraktığım vasiyet çerçevesinde bunu yaparlar. Tören istemiyorum çünkü. Hatırlanmak istemiyorum.” diyordu.

Hayatı boyunca dine, diyanete, dindara verip veriştiren; elinden gelse dindarları bir kaşık suda boğabileceğini ifade etmekten çekinmeyen; çarşaflı bir kadını sırf çarşafı nedeniyle hedef aldıracak şekilde sosyal medya hesabından paylaşabilen bir insan, “Beni yakın, külümü Boğaz’a serpin.” diyebilen bir şahıs için neden dinî ritüel yapma gereği duyasınız ki? Adam istememiş ama “Biz seni zorla imamın kayığına bindirip cennet yolcusu yapacağız.” mı demeye getiriyorsunuz? Nedir yapmak istediğiniz arkadaş? Söyleyin de bilelim bari. Açıklayın da anlayalım. Orada söylediğiniz kelimeler bizi ilgilendirmiyor. Tabii ki beraber yol yürüdünüz; anacaksınız, acınızı yaşayacaksınız lakin adamın istemediği bir törenle adama neden işkence edersiniz ki?

Ben bu ülkede isteyenin istediği şekilde defnedilmesi taraftarıyım. Kimse kimsenin mabedini kirletmesin; kimseyi ne kiliseye ne havraya ne cemevine ne de camiye götürmesin. Çağrımdır; istemeyeni de bu ibadethanelere götürerek hem buralara hem de şahsın cesedine zulmedilmesin derim. 

Yerdeki cenaze Metin Uca olunca konu ondan açıldı ama herkes için geçerli bu dediklerim. Ama Ekrem Bey bir açıklama yapar yaptıkları uğurlama töreniyle ilgili… Bizde anlarız bu arkadaşın istemediği bir törenle defnedilmesinin ardındaki hikmetleri… Vesselam…