Başbakan Davutoğlu dün Kültür Eylem Planını açıkladı. Önemli projeler ve düzenlemeler hayata geçirilecek. Örneğin; Yeşilçam’a hizmetler vermiş ancak primlerini yatıramamış yada eksik yatırmış emektar sanatçıların emekli edilecek olması. Yani 7 bin 132 sanatçı emeklilik kazanacak. Yaş haddine 6 yıl kalan sanatçı beklemesi halinde emekliliğinde yüzde 50 fazla ikramiye alacak.

Bu ülke’de yıllardır bir türlü çözülemeyen telif hakları sorununada hükümetin ciddi bir şekilde eğileceği anlaşıyor. Bazı düzenlemeler için yeni yasalar çıkarılacak. Bunların hepsi çok önemli ve pozitif gelişmeler elbette fakat yeterli değil. Açıkçası beni hayal kırıklığına uğrattı diyebilirim.

Mesela bu ülkede Cumhuriyet’in kuruluşundan beri hiç bir dönem güçlü bir Kültür_Sanat politikası oluşturulamadı. Sadece genel ve içi doldurulmamış söylem ve etkinlikler üzerinden sanatsal icralar ortaya konmaya çalışıldı. Lakin birçoğu son derece yavan ve estetikten yoksundu. Peki bir Kültür Politikasını nasıl oluşturusunuz?

İnanın sanıldığı gibi hiçde zor falan değil. En az 5 yıllık bir planlama bile bunu başarmak mümkün. Öncelikle Devlet ve onun başında ki yürütmenin hangi proje ve sanat eserlerine destek vereceği, belirlenmiş politika çizgisi üzerinden kararlaştırılır.

Örneğin Osmanlı tarihi’nin en çarpıcı ve en önemli dönemlerini yada olaylarını anlatan eserlerin, sinema ve tiyatro gibi görsel sanat alanlarında icra edilmesini desteklemek ve teşvik etmek.

Genç ressamların ve helkeltraş sanatçılarının sanatsal üretimlerini gerçekleştirebilmeleri için uygun maddi desteklerin en üst düzeyde verilmesi.Genç ve yetenekli yazarların Türkiye’nin tarihini, değer ve zenginliklerini en güçlü şekilde senaryo, roman, öykü ve tiyatro metnine yansıtabilmeleri için gerekli tüm koşulların oluşturulması.Türkiye’yi tanıtacak ve Dünya’da ses getirecek büyük prodiksiyonlara gerekli bütçelerin sağlanması. Ve şuan yazamayacağım daha onlarcası. Kısaca sanat ve sanatçıya maddi ve manevi desteklerin olabildiğince verilmesi.

Hani o unutturulan ‘Kut’ül Amare’ zaferimiz varya. İngiliz emperyalizmine diz çöktürdüğümüz o şanlı zafer. Devasa bütçeler ile bir sinema filmi, bir tiyatro oyunu, yada bir modern dans gösterisi ile öyle bir anlatırsınki Dünya’ya, isteselerde unutamazlar. Belirlenen güçlü bir Kültür Politikası, aynı zamanda güçlü bir dış politika demektir. Çünkü sanat bir devletin en etkili ve en estetik silahıdır. Kültür sanat devrimi ancak bu şekilde olabilir.