Yazı tamamladık. Güz ile beraber birçok alanda ‘sezon’ başlıyor. Sinema da bunlardan biri…

Eylül ayı, havaların soğuması ve özellikle okulların açılması, yaz tatillerinin bitmesiyle beraber sinema salonlarında hareketlilik başlayacak. Birçok film de planlamasını buna göre yaptı zaten. Komedi filmlerinin yanı sıra duygusal yapımlar da sonbahar ile birlikte arzı endam edecek.

Tam bu dönemeçte, geride bıraktığımız 8,5 ayın gişe muhasebesini yapalım isterim…

37 haftayı geride bırakmış bulunuyoruz. Önceki yıla göre bilet satış oranlarında düşü gözleniyor. Yaklaşık yüzde 5 daralma söz konusu…

Box Office verilerine göre Geçen yılın aynı döneminde 47 milyon civarında bilet kesilmiş. Bu yıl ise 45 milyon sınırında.

2017’de satılan toplam bilet sayısı 71 milyonun üzerindeydi. 2018’in kalan kısmında ciddi bir ivme gelmezse 70 milyonun altında kalan bir gişe verisiyle karşı karşıya kalabiliriz.

Geçen yıl Türkiye sinemalarında toplam 394 yeni film vizyona girmiş. Film başı bilet ortalaması 180 bin civarında. Geçen yılın ilk 37 haftasında vizyona giren film sayısı 295 iken, bu yıl ise 320… Yani ortalamada düşüş yaşanabilir.

Gişe verilerindeki önemli bir gösterge de yerli yapımların durumu…

2017’de toplam 151 yerli yapım vizyona girdi. Bu filmler için 40 milyonun üzerinde bilet satıldı. Ortalama bilet satışı ise 266 bin… Yani yerli yapımlar, toplam ortalamanın üzerinde…

Bu yılın ilk 37 haftasında vizyona giren yerli yapım sayısı 130… Bu duruma yıl sonunda geçen senenin çok üzerinde bir tabloya ulaşacağımız görünüyor. Yerli yapım noktasında yeni bir rekorla karşılaşabiliriz.

Manzaraya baktığımızda sinemalarımızda senede 250 civarı yabancı yapımın boy gösterdiğini görüyoruz. Yerli yapımlara nazaran yüzde 40 oranında daha fazla… Yani ciddi bir pasta dengesizliği söz konusu. Ya da daha doğrusu, gönül başkasını arzular.

Tüm bu tablo neticesinde çok sayıda yerli yapımın vizyona girmesini, bolca izlenmesini ve elbette nitelikli yapımların çoğalmasını temenni edelim.