Bir milletin gelecekte nasıl bir toplum yapısına sahip olacağı büyük oranda o milletin gençlerinin nasıl bir kimliğe sahip olacağı ile yakından alakalıdır. Devlet denilen sistemler ve milletlerin geleceği üzerine planlama yapan sivil ya da yarı sivil teşkilatlar, geleceğe şekil verme adına gençleri merkeze alan çalışmalar yaparlar. Sosyal olgular ve haliyle toplumbilim denilen sosyoloji, matematik gibi kesin formül ve kurgular üzerinden hareket edemediğinden; yapılan planlamalar her zaman planı yapanların ümit ettiği gibi gerçekleşmeyebilir. Çünkü mesele insan, hatta milyonlarca insanın bir araya gelip oluşturduğu toplum olunca, çok çeşitli değişken/etkenin tesiri söz konusudur.

Ama buna rağmen yukarıda söz edilen ve halk nazarında meşru olan yapılanmalar gençlik üzerine çalışmalar yapmaktan -haklı olarak- vazgeçmez. Bizim memlekette ağırlıklı olarak ortaokul ve lise düzeyinde eğitim alan çocuklarımızın ve gençlerimizin gelecekte nasıl fertler olacağı ve nasıl bir toplum meydana getireceği de bu yıllarda genel olarak planlanmıştır. Mekteplerde eğitim ve öğretim gören öğrencilerin Müslüman ailelerin çocukları oldukları göz önünde bulundurularak, onların genelde dinler ve özelde İslam dini hakkında da mümkün mertebe bilgilenmeleri adına tedbirler az ya da çok alınmıştır. Nihayet son birkaç yıl içinde kendi dinini biraz daha fazla öğrenmek isteyen öğrencilere “seçmeli ders” tercih etme imkânı tanınmıştır.

Aynı şekilde öteden beri, “Çocuklarımız fen ve sosyal bilimler yanında, din alanında da daha ayrıntılı bilgi alsın” tercihinde bulunan veliler için de İmam Hatip okulları bu işlevi görmüştür ve vatandaşın beklentisine cevap vermeye çalışmıştır. Ancak devletin kendi çıkardığı mevzuata göre ve kendi öğretmenleri ile eğitim veren ve binasının dahi vatandaşlar tarafından yapıldığı bu okulların ve öğrencilerinin başına gelen tarihi kırılma süreçleri de yaşanmamış değildir.

Geçen hafta sonu, Türkiye’deki üç yüzden fazla İmam Hatip Okulları Mezun ve Mensupları Derneği’nin çatı kuruluşu olan ÖNDER, Kahramanmaraş’ta 13. İmam Hatipliler Kurultayı’nı icra etti. İmam Hatip okullarında okuyan gençlerin eğitim ve öğretim hayatını kolaylaştırma sevdasıyla bir araya gelen dernek yönetici ve üyeleri kurultayın ser levhasını “İstikamet Üzere” olarak belirlemiş. Bir önceki kurultayda “Nitelikli Yenilik” diyerek yola çıkan ÖNDER, bu son seçimi ile aslında çok önemli bir yerde duruyor.

ÖNDER’in bu çıkışı ve hatırlatması önemli, çünkü bugün aslında en çok muhtaç olduğumuz şey dosdoğru bir yol bulup, o yolda “İstikamet Üzere” yürüyebilmektir. Hak, adalet ve hikmet adına girilen bir yolda, Hakk’ın emrettiği şekilde bir hayat sürmeye niyetlenen bir Müslüman’ın tutunacağı en sağlam kulp istikamet üzere olmaktır. Tarih sahnesinde dün kadar kısa bir zaman önce büyük bir haksızlığa maruz kalan, onuru kırılan, dışlanan ve yaşadığı travmanın derin izlerini hâlâ üzerinden atamamış olan milyonlarca gönüllüsü olan bir camianın; yaşanılan onca şeyi tarihin tozlu sayfalarına bırakıp, sorumlularını da Allah’a havale edip böyle bir yola çıkmış olması geleceğimiz açısından önemli ve takdire şayandır.

Altına girdikleri bu ağır yükten ötürü onları tebrik ediyorum. İstikamet üzere olmanın, hayatın her alanında ve hayatın son anına kadar devam ettirilmesi elzem olan bir süreç olduğunu bile bile, gönüllü olarak girdikleri bu yolda bizler onların yardımcısı ve duacısıyız. Asıl güç ve kuvvet sahibi Allah’ın (cc) yardımı da yanlarında olsun…