Akşam bir TV kanalında, 15 Temmuz ile ilgili bir program izledim.

15 Temmuz’da yaşadıklarımızın detayları anlatılıyordu.

Milletçe verdiğimiz şehitler ve şehit yakınlarıyla ilgili ayrıntılı haber aktarılmaktaydı.

Hiç bir şehit yakınının ağzından duadan gayri bir beddua döküldüğünü göremezsiniz.

Şehadet öyle bir niğmettirki bütün aileleri, bütün bir milleti kendi aslı hüvviyetine büründürdü.

FETÖ elebaşının bir haline bakın, nasılda ağzından salyalar akıtarak beddua ettiğini hatırlayın.

Bir de şehit ailelerine bakın, hepsi hüzünlü ama mütebessim ve şiar sahibi, kalplerinde zerre kadar ne kin var ne de öfke.

Öte yandan, FETÖ elebaşının, ne maldan ne candan ödediği bir bedel yokken, sırf çıkarları zedelendi diye yaptığı bedduaya bakın, kalbindeki kin ve öfkeye bakın.

Şu hale bir bakın, hem bu aziz milletin dini duygularını sömürerek evlatlarını devşireceksin, hizmet/himmet senaryoları ile milletin malını, devletin imkânlarını devşireceksin, devşiremediklerini, hile ve desise ile çalacaksın, bu garip milletin evlatlarının istikbalini sınav hırsızlığı ile çalacaksın, yetmedi Milletin devletini, ehli küffar ile işbirliği yaparak çalmaya yelteneceksin, amacına ulaşmak için Allah’ın(c.c) dini ile oynayacaksın kavramların içini tahrip ederek boşaltacaksın sonra engel olunmaya kalkıldığında kin ve öfkeden kudurmuş it gibi beddua edeceksin ve sonra Allah’ın(c.c) sana yol vermesini bekleyeceksin…

İşte Allah(c.c) böyle azgınlara Milletle 15 temmuzda olduğu gibi karşılık verir.

Öyle bir Millet ki, bunca can kurban vermesine rağmen fetö katillerini linç etmedi götürüp adalete teslim etti.

Üstelik suç işlemeyenlere sırf FETÖ hizmet mensubu diye adaletsizlik yapılmasın diye çırpınıyor.

Böyle bir Millete mensup olmak bir şereftir.

Ve siz böyle bir şerefi kaybettiniz.

Bizim ”KURBAN” bayramımız 15 Temmuzda başladı.

Önce ”VATAN” için canlarımızı kurban verdik, şimdide

”MİLLET” kılınmanın kefareti kurbanlarımızı verip bayram edeceğiz…

Bu bayram öyle anlamlı bir bayramdır ki, insanlık tarihi gelecekte, insanlık özüne dönüş miladı olarak yazacaktır.

Evet, bu bayram gerçekten ”KURBAN” bayramıdır.

Biz şu insanlığın karanlık küresel çağını, insanı insana, özüne döndürecek bedeli ödeyerek aydınlatacak bir çerağ yaktık. Şehadet bir çağrıdır, bir çerağdır tüm karanlık nesillere, kurbanları kurban, bayramları bayram kılana hamdolsun vesselam…