Anlaşılan o ki, küresel güçlerin kaos ve terör üzerinden uygulamaya çalıştığı İslam coğrafyası üzerindeki stratejileri tamamlanmadan yada tamamen akamete uğratılmadan acılar sona ermeyecek…

2016 yılının, terör ve insanlığın katlediliş yılı olarak tarih sahnesindeki yerini alacağı yadsınamaz bir gerçekliktir.

2017 yılının da, tıpkı 2016 yılı gibi olacağını ihtar etti katliam aktörleri…

İstanbul da daha yeni yılın başladığı dakikalarda bir eğlence merkezini hedef alarak yapılan terör saldırısı bu mesajla beraber birçok niyetleri de faş eden bir özelliğe sahiptir.

Vatanımız, 15 Temmuz gibi bir işgal girişiminin ardından olağan üstü bir hal sürecinden geçerken, farklı birçok terör saldırısı altındadır.

Terör saldırıları yalnızca bir silahlı ve bombalı saldırıdan ibaret olmadığı gibi terör mahfilleri de yalnızca örgüt elemanlarından ibaret değildir.

Terör üzerinden stratejik hedeflerini gerçekleştirmek için belirleyen güçlerin kullandıkları iki ana araç, örgüt ve medya ayağıdır.

Hiçbir habere konu olmayan terör, sanki dünyada değil de marsta yapılmış gibi bir anlam ifade etmez.

Medya terörün tamamlayıcı ana unsurudur. Terörle amaçlanan hedefe haberi yapılmadan ulaşmak mümkün değildir.

Dolayısıyla, terörist tarafından pimi çekilen tetiğin/bombanın ve neticesinde doğurduğu katliamın, terör dalga boyu haberidir.

Terörün hedefe kendisini taşıması bakımından, saldırılarının lehine veya aleyhine haber yapmanın arasında bir fark yoktur.

Terörü planlayan akıl, planının bir parçası olarak bir medya gurubu oluşturur ve onun teröre destek veren ayarlanmış haber frekansıyla, milli medyayı tetikleyerek bir cevap ürettirir. Dolayısıyla terörden amaçlanan hedefe gerekli olan leh ve aleyhte haberinin yapılması fiili işlenmiş olur. Terörü planlayan üst aklın ideolojik olarak beslediği, popüler ‘sanatçı’ ve ‘edebiyatçı’, kimi akademik çevrelerin beyanatlarına yerleştirdiği provokatif kelimelerle malzemesini zenginleştirir. Yani Terörizm, planlayıcısı tarafından oluşturulmuş bütün bileşkeleriyle bir sektördür.

Terör sektörünün içinde yer alan bir medya ve sanatçı tipini anlamak için örnek arayacak olursanız, örneğin Hürriyetin internet sitesinde yayınlanan, “İstanbul Ortaköy’de gerçekleştirilen terör saldırısının 10 gün önceden ABD istihbaratı tarafından Renan’ın sahibi Mehmet Koçarslan’a bildirildi…’’ haberine bakmanız kâfidir.

Yine aynı şekilde, sosyal medya üzerinden bir kısım sanatçıların ve çakma fek hesapların, “İşletmecisi ve bütün çalışanları alevi olduğu için Noel baba kılığında Sünni Müslümanlar, İstanbul da silahla insanları taradı! Özeti budur’’ şeklindeki mesajlara baktığınızda ne demek istediğim anlaşılmış olur.

Terörün bu çok yönlü yapısı ve birçok bileşkesinden dolayı şu OHAL’in gereği gibi işletilmesi hayati öneme haizdir.

Hürriyet ve benzeri medya unsurlarının haber terörü ve kirli manipülatif bilgi akışı sağlamaları da bir medya terörü kapsamında değerlendirilmesi gerekir vesselam…