Müslümanlar kadar Müslümanlar’la uğraşan başka bir millet var mıdır?

Müslümanlar kadar bir birinden kopmuş kardeşler var mıdır?

İslam âlemi tarihinde hiçbir zaman bu kadar etkisiz olmamıştır her halde…

Kendi ülkelerini, kendi halkını, kendi zenginliklerini, kendi bereketlerini yağmalayanlara bu kadar tahammül eden başka bir millet yoktur her halde?

Bir uçurumun kenarında birbirini aşağıya bu kadar çeken başka bir millet arasak da bulamayız galiba…

Müslüman’ın Müslümana olan acımasızlığı dünyayı cehenneme çevirdi…

Yeryüzünde Müslüman olup huzur içinde yaşayan kimse kalmadı nerdeyse…

Bir birine merhamet etmeyen ümmet…

Sana kim merhamet edecek?

Kâfirler topluluğu tüm hesaplarını bir birine kinlenmiş Müslümanlar üzerine kurdular ve başarılıda oldular…

Müslümanlar birbirini boğazlamaktan, işgalcilere zaman ayıramıyor bile…

Müslüman coğrafyaların topraklarına çocuklar ektiler tohum yerine…

Kimsenin aklına gelmiyor Hz. Ömer bile…

İslam toprakları kadar işgale uğramış başka diyarlar yok…

Niye bu kadar kolay ölüyoruz niye?

Ümmetin bir birini ağlatmasına göğün kalbi dayanmıyordur bile…

Bir birini yedikçe yemek isteyen başka bir millet yok sonuçta işte…

Müslümanlar kadar kendi kardeşini öğüten ve öğütmekten geri durmayanlara dönüştü ümmet…

Müslümanlar kadar kadim medeniyete sahip başka bir millet yokken…

Mazisi, kökleri asil bir milletken…

Zilletin içinden çıkmaya, kurtulmaya çalışmamasına bir türlü anlam veremiyor yüreğim…

Müslümanlar’ın birbirine duyduğu kin bile başlı başına büyük bir kıyamet…

Belaların en büyüğü…

Tam da o kıyametin ağır bedelini ödüyoruz…

Her gün mezheplerini din sayan sapkınlar yüzünden bir birimizi yok ediyoruz…

Ya da yok etmeye niyet ediyoruz…

Günde ortalama Müslüman’ın bir başka Müslüman’ı öldürme rakamı sekiz yüz civarına dayanmış…

Yani kendi din kardeşimizi ne adına olursa olsun öğütüyoruz…

Öldürüp Allah’a karşı gelecek her şeyi yapmış oluyoruz…

İnsan insanı yok etme makinelerine dönüştü…

Ama bunu ya din adına, ya mezhep adına, ya da Allah adına yaptığımızı söyleyecek kadar kötüleşiyoruz…

Tekbir sesleri karışıyor tekbir seslerine…

Ölen Müslüman’ım diyor…

Öldüren Müslüman…

Allah böyle istemiyor, din böyle emretmiyorken…

İnsan bu değilken…

Kalbimiz, fıtratımız böyle değilken…

Canavara dönüştürülen kaçıklar yüzünden, her gün cehennemi yaşıyoruz…

Kim din adına ümmetin kökünü kazıyor?

Ümmetin bu hali kime yarıyor?

Kim bundan memnun bir düşünsene?

Bak üç Batılı ölünce dünya yas tutuyor…

Üç Amerikalı ölünce savaş sebebi sayılıyor…

Bir İsrailli ölse Filistin’de on mahalle Yahudileştiriliyor…

Ama milyonlarca Müslüman ölüyor dünya kınamıyor bile…

Bir kalp atışı sesi kadar ses vermiyor insanlık…

Kendi kendini öldürmek için, Batı’nın silah tüccarlarını zengin eden ümmet sadece vahlanıyor…

Vahlar işe yarasaydı Endülüs’te yarardı…

Batı dünyasının kanlı elleri nasıl durulanmayacaksa…

Müslüman’ın Müslüman’ı öldürmesi asla affolunmayacak…

Ortadoğu’da ezan susarsa Filistin’de Kudüs düşer…

İstanbul’da İslam ağlarsa Bosna düşer…

Ne zaman ezanın kutsal çağrısında birleşeceğiz?

Ne zamana kadar öleceğiz?

Öldürenleri zengin edeceğiz?

Ne zaman dinde ayrılanların Allah katında yerinin olmadığını anlayacağız?

Ne zamana kadar aklımızı bir başkasına kiralayacağız?

Ne zamana kadar bizi gazla, galeyana getiren Haçlı milletine karşı pısırık duracağız?

Daha kaç yetim adını diğer yetimlerin yanına yazacağız?

Sadece Myanmar’da zulme uğrayan ümmetin hesabını veremeyeceğimiz bir ah ile karşı karşıyayız…

Müslümanlar arasında kardeşliğin ihyası ve inşası sağlanmadan zalimin zulmü bitmeyecektir…

İslam âlemi toparlanmadan bahar gelmeyecektir…

Ümmet sarsıcı bir uyanış yaşamadan beldelerimizde acı dinmeyecektir…