Derdinden kahırlara bürünen ve öğretmenlik yaparak ülke evlatlarını yetiştirmekle yetinmeyip sahada da aktif faaliyet göstermek isteyen bir abimizin Cumhurbaşkanı’mıza yolladığı açık bir mektubu paylaşacağım size…

Sayın Cumhurbaşkanım,

15 Temmuz öncesi ve özelikle de sonrası ülkemizi parçalama, milletimizi esir düşürme faaliyetleri çerçevesinde bütün gayri milli, emperyalist devletler ve örgütler, bize karşı bir araya geldiler. Milletimizin çocuklarını, yaptıkları algı operasyonlarının başarıya ulaştığını göremeyince sağlam tuttuğumuz gardımızı düşürmek için kalleşçe bombalı saldırıları, silah çatışmaları ile katletme çabaları, devlet kuvvetlerinin bütün mücadelesine rağmen maalesef ki devam etmekte. Hiç şüpheniz olmasın ki, ailemi ve aziz milletimizi koruma çabasıyla canını veren çocuklarımızın yanında can verememek, bunun yerine döşeğinde ölümü nasip olarak beklemek, göğsüme kahredici bir azap yükümlülüğü bırakıp her dakika, her saniye beni kahretmektedir.

Ülkemizi dert edinen gece uykuları kaçan gündüz moralsiz/yediği-içtiğinden bir şey anlamadan yaşayan kişilerin sayısının milyonlar olduğunu millet olarak, 15 Temmuz’da tüm dünyaya fazlasıyla gösterdik. İzmir saldırısında teröristlerin üzerine yürüyen şehit polis memurumuz, bu ülke sevdasının candan daha tatlı olmadığını, ülke için ölüme bile gözünü kırpmadan yürüyebildiğini bir kez daha somut şekilde göstermiş bulundu.

Bu noktadan hareketle, kendini dış/iç güç diye tarif edip de milletimizin nasıl bir güç olduğunu fark etmeyen bu bölücü kalleş terör örgütlerine karşı, sizden ülkesi için canını gözünü kırpmadan verebilecek bir vatandaş (daha) olarak, ben ve benim gibi insanlarla, şehirlerde terör olaylarına müdahale edebilecek gönüllü koruculuk sistemi benzeri bir sistem oluşturulmasını talep etmekteyim.  Oluşturacağınız bu sistem için her türlü devlet kontrol sistemine uymaya hazırım.

Döşekte ölümü beklemek yerine, oluşturacağımız bu sistemle, ortaya çıkan anlık çatışmalarda çocuklarımızın yanında olmayı derinden istiyor ve bunun için can atıyorum.

Bu talebimi/zi göz ardı etmemenizi ve ülkemiz için gözümü kırpmadan canını bağışlayacak halkımızın her zaman her göreve hazır olduğunu tekrar tekrar bilgilerinize arz ederim.

Ülkemiz için canını veren tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Böyle evlatlar yetiştirdiği için anne–babaların ellerinden öpüyor, çaresizlikte kavrulmak yerine, şehitlik gibi ulaşılması herkese nasip olmayan mertebeye ulaşmanın verdiği gurur duygusuyla göğüslerinin kabarmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.

Ömer Halisdemir’in, Fethi Sekin’in… Bir kişi değil 80 milyon olduğunu unutmamanız dileğiyle…