“Heykel destek üstünde, benim ruhum desteksiz…” diyordu Üstad…
Açlık edebiyatını gece gündüz, yedi yirmi dört, her Allah’ın günü dillerinden, gündemlerinden, manşetlerinden, sosyal medyalarından düşürmeyen sözde Millet İttifakçıoğullarından 9 belediye, üç yıl zarfında heykele 16 milyon ödemiş.
Hani millet açtı? Hani sizin sosyal belediyeciliğiniz?
Üç yıldır ‘millet aç, aç!..’ diye diye başka mevzu konuşamaz hâle gelen sözde Millet İttifakı avaneleri soracaklar mı bakalım CHP’li Mansur Yavaş’a, sessiz sedasız binlerce Ankaralının kömür yardımını neden kesmiş?
Sormazlar, soramazlar, sorarlarsa kendileri aç kalır…
Bunların manşetlerine bakanlar üç yılda milletin çoktan ölmüş olması gerektiğini düşünür.
“Millet aç, aç!..” diyorlar, aç insan bulamıyorlar; bulduklarının hepsi yalan, düzmece, film, senaryo…
“Millet aç, aç!..” diyorlar, kürsüye açlık edebiyatı yapsın diye çıkardıklarının yarın tam donanımlı rakı masalarında fotoları çıkıyor…
Aç millete bakın şimdi siz;
İngiltere merkezli "Development Initiatives" kuruluşunun hazırladığı Küresel İnsani Yardım 2022 raporunda Türkiye, gayrisafi millî hasılasına oranla en fazla insani yardım yapan ülke sıralamasında yine birinci sırada…
Aç millete bakın siz, dünyayı doyuruyor…
AK Parti hükûmetinin 20 yıl boyunca yaptığı desteklerle, yardımlarla, gayretlerle Afrika’da açlıktan ölümler sona erdi.
Ben şahsen sırf bundan sebep oyumu her seferinde AK Parti’ye verebilirim.
Türkiye, yurt dışındaki mazlum coğrafyalara başta TİKA, Kızılay, İHH, Diyanet Vakfı olmak üzere çeşitli sivil toplum kuruluşları eliyle yardım ulaştırıyor.
Sadece yardım değil, yetimlere bakıyor, ecdat yadigârı tarihi canlandırıyor, üretimi teşvik edici çalışmalar yapıyor, balık tutmayı öğretiyor…
Saydığım Sivil toplum kuruluşlarından Kızılay, İHH, Diyanet Vakfı vs, yalnız yurt dışında faaliyet göstermiyor.
Her gün gönüllü ekipleriyle tertipli, düzenli, sistemli çalışmalar yaparak bulundukları ilin bütün kılcal damarlarında yardıma muhtaç aileleri buluyorlar; başta gıda olmak üzere, kışlık giyecek, yakacak yardımları yapıyor, market çekleri veriyorlar.
Bunlara valiliklere bağlı sosyal yardım vakıflarıyla, heykele harcayacakları paraları vatandaşının temel ihtiyaçlarına kullanan belediyeleri ilave edelim.
Sosyal yardım yapan sivil toplum kuruluşlarının en önemli gelir kalemi şüphesiz Müslümanların zekâtları, kurban bağışları, infak yardımları…
Hakka girmemek için varsa istisnaları ayırarak soralım;
Peki siz gördünüz mü?
CHP’nin belediyelerini, CHP’nin gençlik kollarını, kadın kollarını…
Siz gördünüz mü?
İYİ Parti’nin belediyelerini, İYİ Parti’nin gençlik kollarını, kadın kollarını…
Siz gördünüz mü?
Deva, Gelecek, Demokrat Partilerinin gençlik kollarını, kadın kollarını, kapı kapı dolaşarak, ev ev yardım, kumanya, erzak dağıttıklarını…
Üç senedir, ‘millet aç aç!..’ diyenlerin, milleti doyurmaya yönelik yardım kampanyalarına denk geldik mi?
Reis demişti, “Millet açsa siz doyurun o zaman…”
Kılıçdaroğlu’ndan cevap gecikmemişti; hemen bütün belediyelerini, gençlik, kadın ne varsa bütün kollarını topladı; devasa, dillere destan yardım kampanyaları düzenledi, memlekette aç insan kalmadı…
Hayır öyle olmadı; 'twit' attı, “Çekilin aradan Türkiye'de hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek”
Lafla peynir gemisi yürütmeye yeltendi, her zaman yaptığı şey…
Dişe dokunur adım at, var mı aç görelim… Görelim aradan çekilince neler yapabileceğinizi…
Sizin açla işiniz olmaz, toku doyurur, açlık edebiyatıyla “millet aç, aç!..” diye bağırır sonra heykele gömersiniz açın, fakirin, garip gurebanın rızkını…
Ne demişti Üstad;
“Kubur faresi hayat, meselesiz, gerçeksiz;
Heykel destek üstünde, benim ruhum desteksiz…”