Ne halleri hal, ne yolları yol! İdrakten fersah fersah uzakta, ciddiyet ve hassasiyetten bihaberler. Ne de olsa her şeyi kavrayan (!) akılları, her şeyi hisseden (!) kalpleri, dosdoğru (!) sözleri var. Ne mutlu onlara değil mi?  Bunları şu sebepten ötürü diyorum; Türkiye’de ne zaman güzel şeyler olsa muhakkak bu güzellikleri kirletecek bir takım insanlar çıkıyor. O bir takım insanlardan biri Sözcü Gazetesi yazarı Uğur Dündar diğeri İYİ Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs.

Ne mi yaptılar?

Türkiye’nin en prestijli markası olan Türk Hava Yolları’na asılsız ithamlarda bulunarak algı oluşturmaya çalışıyorlar. Neymiş; THY’nin rüya uçağı Maçka ile Eren Bülbül’ün anısına yapılan ilk sefere neden CHP’nin Trabzon vekilleri davet edilmemiş? THY bu organizasyonu kime kaç paraya yaptırmış? Ve böyle bir kaç tane daha THY’yi karalayan ithamlar…

İlk ithamlarıyla başlıyorum. Oyuncu Hasan Kaçan’ın başlatmış olduğu ve biz halkında destek verdiği bir Twitter hastang çalışması oldu. “THY’nin rüya uçağının ismi Eren olsun” dedik. Ve bunun için 200 binden fazla tweet attık. Sağ olsun Bilal Ekşi ve Yahya Üstün Beyler bu çağrımıza duyarsız kalmadılar. Ne olması gerekiyorsa en güzelini bize hediye ettiler. Şimdi soruyorum; Hangi CHP’li yetkili bu hastang çalışmasına katıldı? Hiçbiri. Katılamazlar da. Korkarlar. Onlar Gezi’ye selam çakmaktan vakit bulup da Eren Bülbül’e selam yollayamazlar. Bu sebeple davet edilmeleri de pek hoş olmazdı zaten.

İkinci ithamları ise THY’nin bu organizasyonu kime, kaç paraya yaptırdığıydı? Bunların dünyası yalnızca maddi olanı gerçek sayar manevi hiçbir değeri kabul etmez. Bu sebeple bu yalan yanlış ithamları atmaları gayet doğal. Bu organizasyonu halk tertip etti. Bizzat Eren Bülbül’e gönül vermiş gençler tertip etti. Hem de karşılıksız. Hasan Kaçan Ağabey bize Abilik yaptı ve öncümüz oldu. Şükürler olsun ki alnımızın akıyla organizasyonumuzu tamamladık. Elbette böyle şeyler size yabancı gelecek zira siz hiç halk ile bir organizasyon yap(a)madınız. Fildişi kulelerinizde oturmaya benzemez bu. Duygu ister, his ister, emek ister.

Burayı da geçiyoruz asıl karın ağrısına geliyoruz.

Uğur Dündar Bey kaç zamandır THY’yi karalamakla meşguldü. Neymiş rötar yapıyormuş, uçak inerken sarsıyormuş (burayı ben uydurdum) falan filan.. Tüm bunlarla birlikte CHP’li vekilin THY çıkışı sonrası Sözcü’de THY ile yazı gördük. Uğur bey eleştirmiş de eleştirmiş ama bir sorun niye eleştirmiş bu kadar? Çünkü Sözcü Gazetesi THY uçaklarına sokulmuyormuş. Sözcü’nün tirajı düşmüş. Sözcü kötü durumdaymış. Her gece yeminler ediyormuş o uçağa gireceğim diye!.. Sanırım meseleyi anladınız…

İlk başta çok şaşırmıştım Uğur Dündar ve CHP vekillerin Eren Bülbül’e olan hassasiyetlerini. Bir an inanmak istedim ama sonradan gördüm ki mesele başka. THY gibi prestijli markayı “nasıl karalarız”ın yolları yapılıyormuş. Eren’miş, şehitmiş pekte umurlarında değilmiş.  Olsun…

Sana sözümüz olsun Çocuk. Seni Unutturmayacağız… İsmin ilelebet yaşayacak…