Nüfus projeksiyonları Türkiye nüfusunun 2050 yılında 99,8 milyon kişiye ulaşacağını gösteriyor olmasına rağmen bütün dünya da olduğu gibi Türkiye de de genç nüfusun (bugünkü demografik değişimler aynı yönde devam ettiği ölçüde) azalmaya devam etmesi beklenmektedir. Türkiye nüfus büyüklüğü açısından Avrupa’da üçüncü, tüm dünyada ise on sekizinci sıradadır. Gençler, Türkiye nüfusunun yaklaşık %25 gibi önemli bir bölümünü oluşturmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 58. maddesi gençlerle devlet arasındaki ilişkiyi tanımlayan ana maddedir. Buna göre: “MADDE 58- Devlet, istiklâl ve Cumhuriyetimizin emanet edildiği gençlerin müspet ilmin ışığında, Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda ve Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü ortadan kaldırmayı amaç edinen görüşlere karşı yetişme ve gelişmelerini sağlayıcı tedbirleri alır.” “Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır.” denmektedir.
Görüldüğü üzere bu madde devletin gençlerle ilgili görevlerinin çerçevesini belirlerken gençlerin haklarıyla ilgili bir anlam içermek yerine gençlerin hangi dünya görüşü çerçevesinde hangi amaca yönelik yetiştirilmesi gerektiğinin çerçevesini çizmektedir.
Belediye Kanunu’nun 14. maddesine göre Belediyeler “… gençlik ve spor… hizmetlerini yapar veya yaptırır”. Bu çerçevede belediyelere gençlerin ihtiyaçlarına göre farklı tür hizmetleri hayata geçirme ehliyeti sağlanmıştır. Belediye Kanununun 76. maddesine göre hazırlanan Kent Konseyi Yönetmeliği içindeki 4. madde altında da gençlik meclisleri tanınmıştır.
Ayrıca 6. maddedeki kent konseyinin görevleri içinde gençler İl Özel İdaresi Kanunu 6. maddesine göre de il özel idareleri il sınırı içinde “Gençlik ve spor… ilişkin hizmetleri il sınırları içinde… yapmakla görevli ve yetkilidir”. Şeklinde yer almıştır. Görüldüğü üzere il özel idareleri de bu konuda düzenleme yapma konusunda yetkilidir.
Devletler vatandaşlarına haklar çerçevesinde eşit mesafede olmalı vevatandaşlar arasında bu açıdan bir eşitsizlik mevcutsa bunun giderilmesiyle ilgili o kesiminlehine müdahale etmelidir. Bu çerçevede Türkiye de gençlik çalışmaları yapılan araştırmaların ışığında yeniden gözden geçirilerek planlanmalıdır.
Gençlere yönelik uygulanan kamu hizmetlerinin bir standardı bulunmamaktadır. İlgili hizmetler bulunan coğrafyaya göre farklılık gösterebilmektedir. Bu çerçevede gençlere yönelik mevcut kamu hizmetlerinin bir haritası çıkartılarak sorun alanlarının belirlenmesi ve bu sorun alanlarının giderilmesine yönelik uygulama planının yerelden ulusala takip edilmesi gerekmektedir.
Merkezi otoritenin denetleyici ve koordine edici, yerel yönetimlerin uygulayıcı rollerinin karşılıklı belirlenmemesi sonucunda benzer işleri yapan belediye gençlik merkezleriyle merkezi otoritenin gençlik merkezleri arasında iletişim eksiklikleri oluşmakta bu da makro düzeyde kaynak israfına yol açmaktadır.
Burada, merkezi otoritenin yerel ihtiyacı yerinden yeteri kadar tespit edip buna yönelik politikaları hayata geçirmekte zorlanacağından yola çıkarak merkezi idarenin belirlediği denetleyici çerçeve içinde yerel yönetimlere uygulama alanında daha fazla imkân sağlanması gerektiği gerçeğini karşımıza çıkarmaktadır.
Gelecekte güçlü bir Türkiye idealimiz için gençlerin sorunlarının detaylı analiz edilmesi, beklenti ve taleplerinin dikkate alınması için gerçekleşecek her bir çalışma çok değerlidir. Geleceğin güçlü Türkiye’si için yaşadığı hayattan tat alan, idealleri olan, kişilikli, kendisi ile barışık, öz güveni yüksek, kendisini ve çevresini seven mutlu bireyler yetiştirmek oldukça önemlidir. Aksi takdirde git gide bencilleşen, kaygılı, öfkeli, sorularından kurtulmak için illegal yollara evirilen bugünü ve geleceği tehlikede bir gençlik ile karşı karşıya kalacağız.