Tefecilik suçu TCK’nın 241. maddesinde ekonomi, sanayi ve ticarete ilişkin suçlar bölümünde düzenlenmiştir. Düzenleme ile amaçlanan hukuki yarar, ekonomik ve mali düzenin korunması ve bireylerin ekonomik olarak sömürülmesinin engellenmesidir.
Faiz veya başka bir ad altında, kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesi, şeklinde oluşan tefecilik suçu günlük hayatta yaygın olarak üç şekilde işlenmektedir.
· Klasik tefecilik: Doğrudan doğruya belirli bir kazanç karşılığında borç para vermek şeklinde gerçekleşir.
· Çek ve senet kırma yolu ile tefecilik: Henüz vadesi gelmemiş olan çek ya da senedin belirli bir komisyon karşılığında kişiye ödenmesi şeklinde gerçekleşir.
· POS cihazı ile tefecilik: Uygulamada, bir mal alım satımı olmaksızın kredi kartından POS cihazı ile çekilen paranın bir kısmının komisyon olarak alınması sureti ile gerçekleşir.
TEFECİLİK SUÇUNUN UNSURLARI
Tefecilik suçunun oluşabilmesi için faiz veya başka bir ad altında da olsa kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesi gerekmektedir. Tefecilik suçunun konusunu para oluşturmakta olup, bir malın ödünç verilmesi tefecilik suçunu oluşturmayacaktır. Bunun yanı sıra, altın gibi kıymetli madenler de tefecilik suçunun konusunu oluşturmamakla birlikte, gerçek bir satış olmaksızın, tefecilik suçunu gizlemek amacı ile altın satmış gibi fatura keserek kişiden çek ya da senet alınması da tefecilik suçunu oluşturacaktır.
Suçun manevi unsuru verilen ödünç verilen paradan kazanç elde etme amacıdır. Suç, paranın faiz ya da başka bir kazanç karşılığında ödünç verilmesi ile tamamlanacak olup, ayrıca kazancın elde edilmiş olması aranmayacaktır.
Tefecilik suçunun oluşması için bir kişiye faiz ya da başkaca bir kazanç elde etme amacı ile ödünç verilmesi yeterli olacaktır. Mülga 765 Sayılı TCK da, tefecilik suçunun oluşabilmesi için, suçun meslek edinilmiş olması ve birden fazla kimselere defaatle ödünç para verilmesi şartı aranmakta idi. Ancak 5237 Sayılı Yeni TCK da bu şart kaldırılmış ve bir kez bile ödünç para verilmesi suçun oluşması için yeterli kabul edilmiştir.
Resmi kurumlardan izin almış ve mevzuat hükümleri çerçevesinde ödünç para veren ve faiz alan kurumların faaliyetleri tefecilik suçunu oluşturmamaktadır.
TEFECİLİK SUÇUNUN CEZASI
1- Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beş yüz günden beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. (TCK 241/1)
2- Suçun bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır. (TCK 241/2
ŞİKÂYET ŞARTI VE GÖREVLİ MAHKEME
Tefecilik suçu şikâyete tabi suçlardan olmayıp, savcılık tarafından resen soruşturma konusu yapılabilecek suçlardandır. Bu anlamda mağdurun şikâyetçi olmaması soruşturma ve kovuşturmaya engel değildir.
Kovuşturma aşamasında görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir.