Geçtiğimiz hafta gerçekleşen Çin’in Suudi Arabistan ziyareti önümüzdeki birkaç yıl içinde yaşanacak ekonomik ve siyasi gelişmeler açısından son derece önemliydi.
3 günlük programı kapsamında Suudi Arabistan-Çin Zirvesi, Çin-Körfez Zirvesi ve Çin-Arap Ülkeleri Zirvesi'ne katılan Çin Devlet Başkanı Şi, en son altı yıl önce, Ocak 2016 tarihinde gerçekleştirdiği Ortadoğu turunda Suudi Arabistan’ı ziyaret etmişti. Suudi Arabistan ile gerçekleştirdiği bir başka önemli temas ise 2019'da Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’ Pekin'de ağırlamasıydı.
Aradan geçen zamanda her iki ülke içinde dünya öylesine çok değişti ki geçen hafta yapılan görüşmeler ve imzalanan anlaşmalar ile o yıllarda konuşulanlar arasındaki fark herkesi hayrete düşürebilecek kadar büyümüş durumda.
İki devlet arasında yeşil enerjiden bilgi teknolojisine, bulut hizmetlerinden ulaşıma, lojistikten medikal endüstrilerine, konut ve inşaat fabrikalarına kadar bir çok alanda gibi yatırım anlaşmaları imzalandı.
Görüşmelerden birkaç gün sonra Suudi Arabistan Yatırım Bakanlığı tarafından anlaşmaların büyüklüğünün 50 milyar dolardan fazla olduğu açıklandı..
Çin ve Suudi Arabistan Arasında 2021 yılında gerçekleşen 80 milyar doları aşkın hacimli ticaret ve Çinlilerin 2005'ten bu yana Suudi Arabistan'da 36 milyar dolardan civarı yapmış oldukları yatırımlar üzerinden hesaplandığında ve Çin'in körfez ülkelerime yaptığı yatırımın 3’te 1’inin Suudi Arabistan’da olduğu düşünüldüğünde iki ülke arasındaki ilişkilerin birkaç yıl içerisinde nasıl bir muazzam boyuta taşınacağını anlamak zor değil.
Tabi ki, bu işten en büyük zararı görecek olan ve durumdan son derece rahatsız olan ülke ABD.
Biden Temmuz’da gerçekleştirdiği Suudi Arabistan ziyaretinde hatırlanacağı üzere “Çin, Rusya veya İran tarafından doldurulacak bir boşluk bırakmayacağız. ABD hiçbir yere gitmiyor.” demiş olsa da görünen o ki işler her geçen gün ABD’nin aleyhine, Çin’in ise lehine olacak şekilde değişiyor.
ABD’yi asıl çileden çıkaracak konu ise ziyaret kapsamında konuşulan Yuan ile petrol satışı meselesi. Rus gazının Ruble ile satışı sonrası bir de an itibariyle dünya petrol ticaretinin %80’inden fazlası için kullanılan dolar yerine Yuan kullanılmasına başlanılması halinde bu durum ABD için adeta ülkenin orta yerine dikilen bir incir ağacı hüviyeti kazanacaktır.
Haliyle de ABD'nin asla kaybetmemesi gereken petro-dolar sistemi olarak adlandırılan bu gücü elinde tutmak için ne kadar acımasızlaşabileceğini son 50 yılda tüm dünya halkları olarak defalarca tecrübe ettik.
Dolayısıyla Suudilerin Çinlilerle olan bu tehlikeli danslarını ABD'den bela bulmadan nasıl tamamlayacaklarını çok merak ediyorum...
Bu yazımı sizlere Çin, Rusya ve diğer Asya aktörleri hakkında çok etkileyici makaleler yazan ve sosyal medyada analizler paylaşan bir akademisyenimizi takip önerisi ile tamamlamak istiyorum: Dr. Hüseyin Korkmaz / @drhkorkmaz
İstifade etmeniz dileğiyle…