Bu hafta da isterdim ki yoğun ve hararetli bir biçimde yaşanan iç siyasetimizle alakalı bir yazı kaleme alayım. Ne yazık ki o yazı haftaya kaldı. Birde herkes yazsın ondan sonra eksikleri giderme yolunda bir yazı yazarım ben de. Bu hafta biraz daha önemli bir konu kaleme alacağım.
Geçtiğimiz günlerde bir düğün münasebetiyle Samsun’a gittim. Takdir edersiniz ki düğün yakınınızın olunca biraz koşuşturmak zorunda kalıyorsunuz. Bende bu koşturma esnasında çok önemli bir konu ile karşı karşıya kaldım. Ve bu durumu Samsun Büyükşehir Belediyesi’ne yakıştıramadım. Evet ben, yine eksikleri gördüm ve eksikleri gidermek adına köşemi tasarruflu kullanmak istiyorum. Herkesin söyleyip geçtiğini değil de görüp dile getirmediği olayları dile getiriyorum. Bu tavrım üstüne hepinizin tanıdığı bir Abi’m şöyle bir yorum yaptı: “Abdullah, buradaki arkadaşlar birkaç sene içinde bir yerlere gelir ama sen olduğun yerde sayarsın.” Neden diye sorduğumda aldığım cevap bir hayli mutlu ediciydi: “Öyle çok doğruları yazmayacaksın.” dedi. Bu yüzden gelemeyeceksem varsın gelemeyeyim. Bu sıkıntılı günlerde duracağımız yer, savunacağımız değerler ve elden/dilden geldiğince yapacaklarımız en az 15 Temmuz gecesi dışarıda olmamız kadar önemli. Neyse gecelim burayı asıl meseleye geleyim ben.
Samsun’da Kilise diye bir yer var oranın meşhur yerlerinden biri. Bende aracımı Kilise denilen yerin önüne park ettim. Parkın ücretli olması hasebiyle oradaki görevli arkadaşı aradım fiş kesmesi için bulamadım. Bende gideceğim yere gittim. İki saat sonra geri döndüğümde arabanın camında tespit ve uyarı tutanağı diye bir kâğıtla karşılaştım. Üzerine bir de cep telefon numarası yazılmış. Hemen aradım numarayı ve görevli çıktı geliyorum beyefendi dedi, geldi. Borcumu sorduğumda 2 saat park etmişsiniz ve borcunuz 9 TL dedi. Halbusem 2 saatin ücreti 6 TL. Neden 9 TL istendiğini sordum. Fiş almadan gitmişim ve 3 lira ceza kestiler bana. Yalnız ben buranın bu uygulamasını bilmiyorum ve görevliyi 5 dakika aradığımı ve bulamadığımı söyledim. Yapacak bir şeylerinin olmadığını söylediler. Biraz olayın içine girip, sorgulamaya başladığımda etrafımı oranın yerli halkı sardı ve herkes aynı uygulamadan şikâyetçiymiş. Tüm yol boyuna bir tane görevli verildiğini ve bu görevli arkadaşı bulmak için telefonla aramak zorunda olduklarını falan söylediler. Görevli arkadaştan o kurumun ilgilisini istedim ve müdürlerini arayıp bana verdi telefonu. İlginçtir ki sıkıntıları tek tek dile getirdiğimde müdür beyin haklılığımı onaylar tavırda olması beni daha da heyecanlandırdı. Sanırım müdür beyde bu eksikliklerden muzdarip, hoşuma gitti ve ben bu konuyu köşeye taşıyacağıma oradaki halka da söz verdim.
Şimdi oradaki sorunun çözülmesi için yapılması gereken en önemli şeylerden bir kaçı; 1-) Personel artırımına gidilip halk mağdur edilmemeli 2-) Çift tarife uygulaması kaldırılmalı. Ve inanıyorum ki bu sorun en kısa zamanda çözülecek İnşallah.