“Hem bu devletten maaş alıyor, hem bu milletin vergisiyle besleniyor, sonra da bu devlete ve millete düşman olan bebek katillerini savunuyorlar.”
Muzır; zarara sokan, zarar veren demek. Zarar vereceği kesin olan. İslam’a göre muzırın katli vaciptir. Sen katletmezsen seni zarara sokacak çünkü. Kesin. Bir çeşit nefsi müdafaa aslında. Nedir? Yılan mesela, akrep, kuduz köpek.
Yılan deyince tabi akla gelen kelime, sürüngen. Sürüngen deyince de akla Hulusi Paşa’nın konuşması geliyor:
“Türkiye Cumhuriyeti asla savaşta değildir. Savaş, devletler arasında yapılır. Bizim karşımızda bir devlet yoktur. Sürüngenler vardır. Başlarını ezeceğiz!”
Sürüngen işte, muzır. Muzır olduğuna inanmayanlar var. Terör sevicileri, her ne olursa olsun devletin karşısında olanlar. Sözde sanatçılar, aydınlar da katılıyor bu kervana. Sade onlar mı? 171 bin işçi üyeli, 137 bin memur üyeli, 47 bin öğretmen üyeli, 558 bin mühendis ve mimar üyeli, 101 bin tabip üyeli sendikalar bile katılıyor. Hem bu devletten maaş alıyor, hem bu milletin vergisiyle besleniyor, sonra da bu devlete ve millete düşman olan bebek katillerini savunuyor. O doktorlara kim güvenebilir? Neden güvenebilir? Susamam diyenler, söz konusu terör olunca susuyor.
Savaşa hayır naraları atıyor sözde aydın, sanatçı bozuntuları. Savaşa hayır diyorlar. Hümanistlermiş. İnsanı çok seviyorlar. Ama Eren Bülbül şehit edildiğinde tek cümle duymuyoruz onlardan. Aydınlıkçı, sanata ve eğitime önem verdiklerini söylüyorlar ancak Necmettin öğretmen, Aybüke öğretmen şehit edildiğinde suspus oluyorlar. Askerler şehit edildiğinde zaten ilgilenmiyorlar bile.
Ama ne zaman teröristler öldürülüyor, o zaman işte savaş karşıtı oluyor bunlar. Dertleri başka çünkü. Bu millete ait ne kadar değer varsa düşmanlık yapmak vazifeleri.
Sanatçı olduğunu iddia eden bir kadın var mesela. Düşmanlıkta sınırı o kadar aşıyor ki ailesinden vazgeçip canını riske atarak milleti için savaşan bir askere sosyal medyada hakaret edebiliyor. Pişkin bir de. Onur, namus yok ki. Özür dileyecek değil mi, daha da üste çıkıyor. Bir de cahil. Savaşa hayır demesinin sebebi Atatürkçü olmasıymış. Mustafa Kemal de güzel sanatlar mezunuydu zaten, gazi ünvanı güzel seksek oynadığı için verildi ona. Öyle zannediyor herhalde. Cahildir, hoş görmek lazım. Ama terörist savunucusu, o nedenle de ağır cezaya çarptırılmalı.
Kaz dağı diye ortalığı ayağa kaldıranlar, susamam diyenler hep konu terör, milli beka, asker olunca suskun. Bilmiyorlar ki, susmalarını bile PKK’nın bulundukları yerde bomba patlatmamış olmalarına borçlular. Bir de onları koruyan askere borçlular ama umurlarında mı? Para kazanması gerekiyor solcu poşetlerin. Kürt katlettiğimizi söyleyenler, Suriye’de YPG’nin sekiz çocuğunu katleden Kürt babanın askerimize dua ettiğini söylemiyorlar.
Fetih Suresi’yle fethe gitmelerinden rahatsız oluyor devrimci poşetler. İyi de bin yıl böyle gittik zaten biz harbe, siz engellemiştiniz, şimdi bizim olanı geri aldık.
Mustafa bebeğin intikamını almaya gidiyoruz. Küreselin Kürdistan planını yok etmeye gidiyoruz. Allah Türk askerinin yardımcısı olsun. Zafer, Allah’ındır!