Modern soğutma 

Hani filmlerde falan çok görmüşsünüzdür;

Adamın biri bir karar vermek istediğinde sağında iyiyi temsil eden beyaz bir insancık, solunda kötüyü temsil eden kırmızı bir insancık çıkar. Adamı kendi algılarına yönlendirmeye çalışırlar. Sonra adam, düşünceleri harmanlayıp bir şekilde kendi yolunu çizer. Ama iyi, ama kötü…

Son zamanlarda dünya çapında İslam’a karşı bu politikanın izlendiği kanaatindeyim.

Sağda solda “İslamofobi” üzerine açıklama yapan bu iyi – kötü temsiller, insanların İslam’a olan bakış açılarını yönlendirmeye çalışıyor gibi. Birileri çıkıyor; İslam ile alakalı çok ağır sözler kullanıp bir dünya korku uyandırıyor. Birileri çıkıyor; İslam ile alakalı çok güzel sözler söyleyip sempatiklik uyandırıyor.

İyiler ve kötüler.

Karar vermek, insana kalıyor.

Derin bir belirsizlik… Derin bir hata yapmama isteği. Tedirginlik, şüphe. Şiddetli düşünce seli….

Derken…

Buyurun size İslamofobi: İslam’dan korkma! Etrafımızda sürekli birilerinin üstün körü İslam hakkında iyi veya kötü fikir belirtmesi, bu düşüncenin medya aleminde sürekli gündem edilmesi, konuşulması, doğru – yanlış yorumlar yapılması insanın düşünce dünyasına “korku” temeli oluşturuyor. İnsanlar, kaygılanıyor. Bazı insanlar, şüphe duyuyor. Güven algısı sarsılıyor. Tedirgin oluyor ve kafasında ister istemez iyi – kötü insancıklar oluşturuyor. Hangi temsilin sözlerini dinleyeceğini, nerden gitmesi gerektiğini bilmiyor. Bilinmeyen yerler de onu korkutuyor. Bu sefer çaresiz ve tükenmiş hissediyor.

İyi yahut kötü olarak değil,

Akl-ı selim bir Müslüman olarak söylüyorum;

İslam, huzur dinidir. İslam’ın içinde terör yoktur. İslam’ın bize öğrettiği merhamettir. İslam, acı duyan insanların acısını yüreğinde hissettirir. Acı çeken insanların edindiği deneyimi aynı olayı yaşamasına gerek kalmadan hissetme olanağı sağlar. İslam sana güven verir, sana değer verir. Yani İslam, korkuların da ötesinde bir dindir.

Tüm tedirgin olanlara, şüphe duyanlara, korkanlara duyurulur.

Selam ve dua ile..

Beyaz iyiler, kırmızı kötüler!