Devlete o kadar çok Paralel Çete dadandı ki; hangi biriyle mücadele edeceğimizi şaşırdık.

Yeni Bakanımızın Milli Eğitim’de yuvalanan yeni Paralel Yapıları tasfiye edeceğini duyduk. İnşallah başarılı olurlar.

Kendisine bir ipucu vermek kabilinden;

İki yıl önce, FATİH Projesi’nin yürütüldüğü Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü’ne, Cumhurbaşkanımızın eğitim danışmanı müsteşar yardımcısı olarak, eğitimci bir genel müdür ile birlikte getirilerek yeni ve çalışkan bir ekip oluşturulmuştu.

Bu ekip iyi çalıştı, geçen iki yılda eğitim camiasına, rafa kaldırılmak üzere olan Fatih Projesinin bir eğitim projesi olduğunu gösteren önemli işler yaptı.

Dünyanın en büyük örgün eğitim portalı olan yeni EBA’yı eğitim camiasının hizmetine sundu.

Özellikle memleketin askeri operasyon yapılan yerlerindeki öğrencilerden TEOG şampiyonları, EBA’dan ders çalıştıkları için başardıklarını ifade ediyorlar. EBA, 12 milyon öğrenciye ulaştı.

Bu ekip, 450 bin akıllı tahtanın kurulumunu tamamlayıp, yüzbinlerce öğretmene teknoloji kullanma eğitimi vererek, bir buçuk milyon tablet bilgisayarı öğrencilere ve öğretmenlere ulaştırdı.

Bu süre içinde çözülemez sanılan eski meseleler bir bir halledildi. En önemlisinden olmak üzere Milli Eğitim’den Paralelciler önemli ölçüde temizlendi.

FATİH Projesi’nde tamamen duygusal hesapları olanların musluklarını kapatıldı. YEĞİTEK Genel Müdürlüğü huzur ve güven içinde çalışmaya başladı. Bütün ihaleler rekabete açık ve şeffaflık içinde yapıldı.

Ardından genel müdürümüz müsteşar yardımcılığına getirildi. YEĞİTEK’le beraber son dönemde millî eğitimin en kritik işi olan yeni müfredatların sorumluluğu da bu bürokrata verildi.

Diğer müsteşar yardımcısı ise Millî Eğitim’in bütçesinin ve yapılan sınavların sorumluluğunu aldı.

Gelgelelim, Milli Eğitim’de yaşanan bakan değişikliğini fırsat bilen mahallenin sırtlanları yeniden ortaya çıktı. Hedefleri suyu bulandırıp yeni Bakana kendilerini temiz, bu ekibi ise kirli göstermek. Hatta bu ekibi karşı kamuoyunu etkilemeye dönük yoğun ve organize bir saldırı bile başlattılar.

Her cenahtan namussuzluk yapanların, basın hürriyetine sığınarak namuslu insanlara iftira atmaları artık bildiğimiz bir hikâye.

Bu nedenle tetikçilik görevi, yolsuzluklar nedeniyle yakın zamanda görevden alınan Ankara merkezdeki eski bir ilçe millî eğitim müdürüne ve onun üzerinden ulufeyle iş yapan bir çeteye verildi.

Bu sıralar ‘Ya tutarsa’ tarzında iftiralarına devam ediyorlar.

Bu güruh beni de bir yazımdan dolayı gazeteyeşikâyet edecek kadar seviyeyi düşürmüşlerdi.

Bunların Millî Eğitim Bakanlığı içinde kimlere yakın olduğu, Millî Eğitim’i babasının çiftliği gibi gören hangi yağmacılarla iş tuttuğu malum. O adamların firmalarla, ihalelerle ilişkileri de bizce malum.

Haramiler, gerçekle hiçbir ilişkisi olmayan iftiralarla bu ekibi yıpratıp uzaklaştıracaklarını ve böylece FATİH Projesi’ni yeniden kendi arpalıklarına dönüştüreceklerini, onlardan boşalan yerlere de çakal arkadaşlarını yerleştireceklerini hayal ediyorlar. Nasıl olsa yeni bakan anlamaz, fark etmez, etse de müdahale etmez diye düşünüyorlar.

Meseleyi, aklıselim bir devlet adamı olan Millî Eğitim Bakanı Sayın İsmet Yılmaz‘ın bu ve buna benzer meselelerdeki hassasiyetlerine güvendiğimizi belirterek dikkatlerine sunuyorum…