Türkiye Kültür Yolu Festivali ilanları ve televizyon reklamları günlerdir dönmeye devam ediyor. Türkiye, kültürün her çeşidinin en nitelikli örneklerine sahip bir ülkedir. Marka değeri yüksek, itibarlı kültür projelerine imza atmanın önemi aşikardır.
Kültür Bakanlığı, Kültür Yolu Festivallerine 2021’in ekim ayında Beyoğlu Kültür Yolu Festivali ile başladı. Bu yıl Ankara, Çanakkale, Konya, İzmir illerinde 2023 yılında ise İzmir’de Kültür Yolu Festivalleri düzenlenecek.
Şehirlerin ruhu vardır. Bu ruhu canlandıracak ve canlılığı gelecek kuşaklara aktaracak kapsamlı çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır.
Kültür Bakanlığı bu festivallerin kapsamını çok geniş yelpazede belirlemiş. Bakanlığın açıklamasına göre “Kültür Yolu çatı markası altında dönemsel olarak festivaller yapılmaktadır. Belirlenen şehirlerde, seçilen rota/lokasyonlarda farklı sanat türlerinin, yerli ve yabancı farklı kültürden insanların sanatın evrensel dilinde birleşmesi amaçlanmaktadır.” şeklinde bir kapsam oluşturulmuştur.
150’nin üzerinde mekânda, 10 binin üzerinde sanatçıyla 2 binden fazla etkinlik sanatseverlerin beğenisine sunulacak. Gerçekten çok kapsamlı bir proje ve devletin sanatı gündemine alması, şehirlerin bu etkinliklerle cazibe merkezi olması takdir edilmesi gereken çalışmalardır.
Kültürle ilgili çeşitli tanımlar yapılmaktadır. MEB ders kitaplarındaki tanıma göre kültür; “Millî ve manevi değerler bütünüdür”. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da zaman zaman dile getirdiği gibi millî bir kültür ortamı oluşturulabildi mi? Sanat insanları millî ve yerli düşünüyorlar mı, ürettikleri ile değerler bütününe katkı sağlıyorlar mı?
Faaliyetlerin sayılarındaki fazlalığı yerli düşünen ve millî üreten sanatçılarda maalesef göremiyoruz. Acaba Kültür Bakanlığı, Anadolu ilmi ve irfanıyla teçhiz edilmiş sanatçıları bu programlarda değerlendiriyor mu?
Televizyon, sinema ve dizi sektörü hâlâ bedenen Türkiye’de, zihnen Fransa’da olan elit ve üstenci insanların elinde mi? Bu insanlar belediyeler ve diğer kamu kuruluşları tarafından etkinlikler marifetiyle desteklenirken gençlere rol model olarak kabul edilecek sanatçılar ön plana çıkartılıyor mu?
KÜLTÜR BAKANLIĞINA ÖNERİLER:
Kültür Yolu Festivali gibi organizasyonların tüm büyükşehirlerde icra edilmesi ve bu projenin itibarlı bir proje olarak sürekli yapılması ve kendi geleneğini oluşturması sağlanmalıdır.
Bu ve buna benzer projeler şehirlerin kendi kültür insanlarının katılımı ile gerçekleştirilmeli, popüler sanatçılara kazanç kapısına dönüştürülmemelidir. Yerel sanat insanları da bu projelerde yer almalı ve onlar da bu desteklerden faydalanmalıdır.
Etkinlik mekânlarının özellikle gençlerin alkol, yasaklı madde kullanım alanlarına dönüşmemesi için tedbirler alınmalı, kültürel faaliyet yapayım derken nesli ifsat edici ortamlara zemin hazırlanmamalıdır.
Bu projenin belki de en önemli ayağı, değerleriyle kavgalı olmayan sanat insanlarının yetişme alanı olmasıdır. Aksi takdirde konjonktür değiştiğinde devlete ve milletin değerlerine savaş açacak sözde sanatçılara enerji, güç ve imkân sağlanmış olacaktır.
Etkinlik listelerinde sanat müziği, halk müziği, tasavvuf musikisi, tarih ve kültür söyleşileri, kültürel miras olarak kabul edilen mekânların geniş kitlelerce ziyaret edilmesi gibi çeşitlilikler yer almalıdır.
