Halkın hep merak ettiği sorulardan biridir; bir insan, bir insanı nasıl öldürebilir? Nasıl bir cana kıyabilir diye. Haklıdır da. Bir cana kıymak, o kadar basit bir şey değildir. Muhakkak altında derin psikolojik süreç yatmaktadır. Hatta kimi zaman hastalık derecesinde kişilik bozuklukları bile kendini gösterebilir. Lakin unutulmaması gereken nokta şudur ki, her insan, asosyallik derecesinde dürtüler taşıyabilmektedir. Kıskançlık, kin, öfke, nefret vb. gibi durumlar, her insanın temelinde yatıp törpülenmeyi bekleyen unsurlardır.

Ben de bugün size, bu güne kadar incelenen katil ve seri katil olan kişilerin ortak özelliklerini harmanlayıp yazacağım; bakalım tanıdık gelecek mi?

Başta, seri katilin tanımı şöyle yapılmaktadır; Duyduklarını iddia ettikleri ilahi seslere uyarak veya kendine misyon yükleyerek ya da heyecan, menfaat ve kendine güveni artırmak için adam öldürme, kan dökme arzusu hazını gerçekleştiren ve bunu yakalanana, ölene kadar sürdüren veya misyonunu gerçekleştiren kişilere seri katil denir.1

Genellikle bu seri katiller, hastalıklı ve kişilik bozuklukları kategorisinde yer almaktadırlar. Bu da aklî dengesinin olmadığı sonucunu ortaya çıkarabilir. Bu noktada seri katillerle, aklî dengesi yerinde olan katillerin ayrımı şu şekilde yapılmaktadır; seri katiller, cinnet geçirme sonucu önüne geleni öldüren, terör amaçlı toplu katliam yapan veya suç örgütü adına adam öldüren kişiler değildirler.

Geçmişten bugüne uzmanların araştırmalarına göre katil ve seri katillerin ortak noktaları şöyle sıralayabiliriz;

Çok iyi masum ayağına yatabiliyorlar. Toplumda kabul gören işlerde çalışıyorlar.

Birçok katilin akrabası ya da yakını ‘‘Onun cinayet işlediğine asla inanamam’’ şeklinde ifade veriyor.

Birçoğu muhafazakâr, dindar ve düzenli şekilde ibadetlerini ya da ayinlerini yerine getiriyor.

Hepsi kurbanlarına ait bir eşyayı saklamayı seviyor.

Kurbanlar çoğunlukla kadınlar, çocuklar ve eşcinsellerden seçiliyor.

Durdurulana kadar öldürmeye devam ediyor.2

Gerçeklerle yüzleşmekten kaçan bir yapıları var.

Aşağılık duygusuna sahipler.

Anne veya babasından (en az birisi olmak üzere) nefret ederler. Bu nedenle aile hayatları yoktur.

İktidar ve güç ihtiyaçlarını tatmin için öldürüyorlar.

Çoğunluğu beyaz tenli.

Birçoğu gençlik dönemini bazı devlet kurumlarında geçirmişlerdir.

Hiçbiri dış görünüm olarak adam öldürecek birine benzemiyor.

Sosyal, kontrollü ve seyahat etmeyi sever tiptedirler.

Cinayet/ler sonrası, iş ve yer değişikliği yapmayı sever.

Genelde eylemleri için geceyi tercih eder.

Huysuzdur, sık sık duygusal dalgalanmalar yaşar.

Eylem sonrası medyayı takip eder, kendisiyle ilgili haber / yorumları dinler.

2 Katillerin en önemli özelliğinden biri olan durdurulana kadar öldürme politikası, dikkate alınması gereken bir husustur. 15 Temmuz günü, Türk halkı, dünyada eşi benzeri görülmemiş bir birliktelik ile katillerin bu katliamına dur demiş ve tüm dünyaya gücünü göstermiştir.

Allah, katillere, kişilik bozukluklarına, kendi misyonunu ön plana çıkarıp yaptığı her şeyi bu misyon üzerinden mübahlıkla bağdaştıran tüm kişi ve kurumlara fırsat vermesin inşaallah.

Birlik ve beraber kalma ümidiyle.

Selametle

Bu yazıda, Serhat UÇAR, Yasin YILMAZ, Tacettin SATILMIŞ, Tolga GÜLTEKİN’in Seri Katillerle ilgili makalesinden ve Arkın Gelişin’in Bir Seri Katilin Günlüğü adlı kitabından yaralanılmıştır.