Gastronomi açısından tabir yerindeyse İstanbul’da adım başı bir lezzet noktasına rastlamak normal görülür. Anadolu’dan gelip kendi yöresel yemek ve tatlı mekânlarını açanlardan tutun da uluslararası şöhret bulmuş lezzetlere kadar İstanbul’da her tadı bulmak mümkün.
İstanbul’un birçok noktasında Gaziantep’in haklı şöhreti olan tatlılarını yapan “Tatlıcı Safa”, İstanbul Bahçeşehir Gölet’te Anadolu’nun güveçte pişen lezzetlerinin temsilcisi “Alazz Restoran” ve İstanbul Halkalı’da Amerika’nın ünlü ‘Derin Tava Pizzası’nı yapan “Chicago Pizza” gibi...
Tatlıcı Safa
Gaziantep’in geleneksel Türk tatlıları, dondurmalı künefe ve baklava çeşitlerinin yanı sıra halka tatlısı, lokma ve kadayıf dolması gibi ayaküstü tatlılar konusunda çok iddialı olan “Tatlıcı Safa” İstanbul genelinde 21 şubeyle faaliyet gösteriyor. Bu zincirin kurucusu ve sahibi 1981 doğumlu Gaziantep Nizipli İsmail Safa, 1999 yılında tatlı sektörüne giriyor.
İsmail Safa Usta’nın farkı
İsmail Safa Usta, abisinin ardından İstanbul’a gelerek ilk dükkânını 2001 yılında Levent Gültepe’de açıyor. Şu anda bir tatlı zincirinin sahibi ama o dönem açtığı bu ilk dükkânda başarılı olamayan İsmail Usta burayı ne yazık ki kapatmak zorunda kalıyor. Başarısız bu tatlı dükkânı açma girişiminin kendini yıldırmadığını, daha çok çalıştığını, tatlıyı ve işini çok sevdiğinden bu sektörde başarılı olduğunu anlatan İsmail Usta bu özelliği sayesinde bu kadar çok sayıda mekânı kurduğunu belirtiyor. Özellikle halka tatlıyı çok seven İsmail Safa, ürünlerine kesinlikle glikoz katmadığını ve bunu tatlıyı pahalıya satmak isteyenlerin bir uydurması olduğunu ifade ediyor. Glikoz ile şeker arasında pek bir fark olmadığını ve bunu yapmalarının her hangi bir ekonomik gerekçesinin olmadığının da altını çiziyor. İmalatındaki şekerin Malatya’dan geldiğini ve üretim tesislerinin herkese açık olduğunu belirten İsmail Usta “İmalatımız herkese açıktır, dileyen gelip görebilir, bu konuda kesinlikle kendimize güveniyoruz” diye de ekliyor.
Kalite ve uygun fiyat
Çok uygun fiyatlara tatlı satan İsmail Usta, tatlı fiyatlarını makul tutmalarının sebebini her kesimden insanın tatlılarından yiyebilmesi olduğunu söylüyor. Ayrıca turizm yoğunluklu bir bölge olan Sirkeci, Taksim gibi yerlerde satış noktaları olmasından dolayı da Turistlerin de tatlısını çok sevdiğini ve bu nedenden dolayı da Türk turizmine katkı sunduğunu belirtiyor. İsmail Usta, İstanbul’un birçok yerinde tatlı mekânı açtığını ancak Pandemi nedeniyle bir süre yeni mekân açmayı düşünmediklerini de sözlerine ekliyor. Hedefinin var olanı korumak, hep aynı kalitede ürün üretebilmek, uygun fiyatla satmak ve bu işi uzun süre sürdürebilir kılmak olarak belirleyen İsmail Usta, tatlı satmanın kendini çok memnun ettiğini çünkü tatlı yiyenlerin mutlu olduğunu dile getiriyor.
Alazz Et Restoranı
İstanbul Bahçeşehir Gölet denilen mevkide çok güzel mekânlar ardı ardına açılmaya başlandı. Bu mekânlardan biri olan Alazz Restoran’da Bolulu ünlü şeflerimizden Ahmet Karaman ile Elazığlı işletmeci Fatih Kişman tarafından bu yıl içinde kuruluyor.
Güveç yemekleri
Alazz Restoran’da nefis bir lezzete sahip, ispir kuru fasulye, hünkârbeğendi gibi Türk Mutfağına ait müthiş hazır yemekler var ama bu restoranın bence en önemli farkı bu yemeklerin çok ötesinde lezzetli güveç yemekleridir. Pişmesi saatleri bulan güveçte pişen bu et yemeklerinin lezzetine doyum olmuyor.
Mekânın kurucusu Ahmet Karaman Şef, günün yemeklerinin dışında klas hizmet veren bir Et restoranı olduklarını belirterek, “Konseptimiz her türlü etin pişirildiği bir restoran ama diğer et restoranlarından farkımız, pişirme tekniğimizde. Et restoranları kuru pişirme dediğimiz tekniği kullanıyorlar. Tabii ki lezzeti ayrı bir keyif veriyor ama çok fazla tüketildiğinde kömür ile piştiğinden dolayı bazı zararları da olabiliyor. Bu restoranın farkı ise meşe odunu ve doğalgaz ile çalışan fırında ağır ağır ve sırsız toprak kapta yaklaşık 3,5 saatte pişen etlerden dolayı sunduğumuz farklı bir lezzet” ifadelerini kullandı.
Restorandaki gibi evdeki sofraya servis
Paket servisi de olan restoranda güveç yemekleri özel güveç kabıyla birlikte evlere gönderiliyor. Restoranın önemli bir özelliği de evlere sipariş gönderildiğinde servis personeli ile hizmet veriliyor olması. Çevrede bulunan villalarda, konutlarda oturanlar bu hizmeti çok seviyorlar. Özel güveç kabıyla birlikte giden servis personeli, yemeği itinalı bir şekilde sıcak sıcak servis etmesi sofraya ayrı bir keyif katıyor zannımca. Bu sayede hem tazelik muhafaza edilmiş oluyor hem de güveçteki etler, profesyonel bir şekilde servis edildiğinden nefasetinden bir şey kaybetmiyor. Özellikle bu güveç yemeklerinden yemek isteyen önceden sipariş vermeli, çünkü pişmesi uzun sürüyor.
Ahmet Karaman Şef’in lezzetleri
Sektörde duayen babası sayesinde mesleğe atılan Ahmet Şef, İlk olarak 1989 yılında Bodrum’da Club Flipper adlı otelde babasının yanında işe başlıyor. Ahmet Şef “Babam benim ilk ustamdır. Birçok şeyi ben ondan öğrendim” demektedir. Günay Restoran, Dilek Pastaneleri, BTA, D-ream gibi birçok köklü kuruluşta Executive Chef’lik yapan Ahmet Şef, AGAFED Genel Başkanlığı’nın yanı sıra üniversitelerde ve bazı eğitim kurumlarda gastronomi dersleri de vermektedir.
Chicago Style Pizza
Mustafa Yıldırım, 2019 Yılında, İstanbul Halkalı semtinde Marmaray’ın yakınında, dünyada çok tutulan ve sevilen ‘Derin Tava Pizza’nın yapıldığı “Chicago Style Pizza” adıyla enfes bir pizza Mekânı açıyor.
Ürünlerde %100 dana olan güvenilir et ürünleri kullanılıyor. Kullanılan kavurma ise uzun yıllardır Rize'de üretim yapan Pınarbaşı Kavurma’dan satın alınıyor. Kesinlikle ışıl işlem görmüş pilicin kullanılmadığı mekânda, deniz ürünlerinden kokoreç, mantı, spagetti, fırın spagetti gibi zengin bir menü bulunuyor.
Metin Dokur ve Derin Tava Pizza
Mustafa Bey’in verdiği bilgilere göre, ‘Derin Tava Pizza’nın mucidi İtalya'nın Toronto şehrinde yaşayan “Mama Girdanos” adlı bir hanımefendi. Girdanos, İtalya'da 1960'lı yıllarda eve gelen misafirlerine yaptığı derin tava pizza misafirleri tarafından çok beğenilince bu işi yapmak için ABD'nin Chicago eyaletine gidiyor ve orada bu pizza işini yapan Türk asıllı Metin Dokur’la tanışıyor. Tesadüf bu ya Metin Dokur’un Amerika’daki dükkânın adı da Girdanos’tur. Metin Dokur bir müddet sonra dükkânını Girdanos’a devir ederek 1989 yılında Türkiye’ye kesin dönüş yapıyor. Dokur, Derin Tava Pizzayı İstanbul'da da devam ettirmek niyetiyle Ataköy’de bir pizzacı açıyor.
Mustafa Yıldırım ve Roma’da pizza dükkânı
1991 yılında Metin Dokur’un mekânına pizza yemeye giden Mustafa Yıldırım, pizzayı yiyip beğendikten sonra yanında çalışmaya başlıyor. 2 yıl burada çalıştıktan ve pizza hakkında bütün incelikleri öğrendikten sonra 1992'de 5 arkadaşıyla birlikte bir de Galatasaraylı ünlü bir futbolcunun desteğiyle Ataköy'de bir pizza dükkânı açıyor. O dönem İstanbul'da popüler olan mekân 2 yıl kadar devam ediyor. Askerlik dönüşü çeşitli sektörlerde hizmet veren sonra dünya mutfağı üzerine de eğitimler alan Yıldırım, Besim Tibuk için 2005'te Kıbrıs’ta bir pizzacı dükkânı açıyor. Gelen bir teklif üzerine yine bir işadamına İtalya'nın Roma kentine giderek bir pizza dükkânı daha açıyor. 1 yıl İtalya'da çalıştıktan sonra İspanya’ya geçen ve İspanyollara Derin Tava Pizzayı öğreten Yıldırım, daha sonra Amerika’nın Chicago kentine geçerek, yine bir yatırımcı için bu pizza çeşidini yapmaya başlıyor. Son olarak Türkiye’ye dönen Yıldırım, birçok ülkede dünya mutfağından öğrendiği tecrübeyle birlikte halkalıdaki bu pizza dükkânını açarak hizmet vermeye başlıyor.