Benzer uygulamalar olmasına rağmen yapay zekâ tartışmaları, ChatGPT ekseninde ilerliyor. Çünkü en bilinen yapay zekâ markası ChatGPT. Bu nedenle ChatGPT denildiğinde yapay zekâ ve etkilerinden söz edildiği aklınızın bir kenarında dursun.
OpenAI şirketi tarafından oluşturulan çok modlu büyük bir dil modeli olan GPT-4, yapay zekâ uygulamalarının zirvesi. OpenAI, GPT-4 kullanan ChatGPT adlı bu üst düzey hizmeti ücretli sunuyor. GPT-4 bir başka deyişle ChatGPT'nin premium versiyonu.
GPT-4’ü şu an birçok küresel şirket ve devlet farklı amaçlar için kullanıyor. Yapay zekâ insanlık adına büyük bir ilerlemeyi temsil ederken, üzerinde uzlaşılmış etik ve hukukî kurallar dizisi olmayışı endişe doğuruyor. Çünkü iyi amaçlar için kullanıldığında fayda sağlayan bu teknoloji, kötüye kullanıldığında felâkete yol açabilir.
Geçtiğimiz günlerde üç bine yakın kişinin imza koyduğu bir açık mektup Future of Life Institute tarafından yayımlandı. İmzacılar arasında SpaceX, Tesla ve Twitter CEO’su Elon Musk; Apple Kurucu Ortağı Steve Wozniak; Kudüs İbrani Üniversitesi Tarih Bölümü Profesörü Yuval Noah Harari; Pinterest Kurucusu Evan Sharp; Stability AI CEO’su Emad Mostaque ve DeepMind’ın Kıdemli Araştırmacısı Zachary Kenton da vardı.
İnsanlarla rekabet eder hâle gelen güçlü yapay zekâ uygulamalarının, sadece etkilerinin olumlu ve risklerinin yönetilebilir olacağından emin olunduğunda geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan bu mektubun imzacıları, GPT-4'ten daha güçlü yapay zekâ sistemlerinin eğitimine en az 6 ay ara verilmesini talep etti.
Mektuptaki en çarpıcı taleplerden biri de “Bu duraklama herkese açık ve doğrulanabilir olmalı ve tüm kilit aktörleri içermelidir. Böyle bir duraklama hızlı bir şekilde yasalaştırılamazsa, hükümetler devreye girmeli ve bir moratoryum başlatmalıdır.” denilerek devletlerin göreve çağrılmasıydı.
Bu sürede yapay zekâ çalışmalarının, daha doğru, güvenli, yorumlanabilir, şeffaf, sağlam, uyumlu, güvenilir ve sadık hale getirilmesine odaklanılması gerektiğini belirten imzacılar, bu sistemlerin gelişimini hızlandırmak için politika yapıcılarla birlikte çalışılması gerektiğini savunuyor.
Mektupta yer alan, “Bizim yerimizi alabilecek insan olmayan zihinler geliştirmeli miyiz? Medeniyetimizin kontrolünü kaybetme riskine girmeli miyiz?” sorularının altını ise özenle çizmek gerekir.
ABD’deki Yapay Zekâ ve Dijital Politika Merkezi’nin (CAIDP), Federal Ticaret Komisyonu’na GPT-4’ün kullanımının durdurulması için başvurması da dikkat çekici bir gelişme. CAIDP, GPT-4’ün aldatıcı olduğunu, mahremiyet ve kamu güvenliği için risk oluşturduğunu, şeffaf, açık ve hesap verebilirlik standartlarını karşılamadığını savunuyor.
İş yapış biçimini değiştiren, istihdam ve eğitim başta olmak üzere birçok politikanın yeniden gözden geçirilmesini gerektiren yapay zekâ sistemlerinin, insanlığın geleceği açısından büyük önem taşıdığı ortada. Bu nedenle kötüye kullanımın önlenmesi için yasal düzenleme ve regülasyonlar gerektiği açık.
