Geçtiğimiz günlerde ilginç bir soruyla karşılaştım: “FETÖ terör örgütü lideri İslamiyet’e ve imana hizmet etmiş midir?” Soru, kelimenin tam anlamıyla bir ironi fırtınası gibiydi. Anlaşılan, bu konuda biraz eksikliğimiz var: İman nedir? İman, Peygamberimizin (a.s.m) getirdiği cümle ahkâmı kabul etmektir. İmanın merkezinde, Peygamberimiz (a.s.m) vardır ve iman bir küldür; bir cüz’ünü inkâr etmek, küllünü inkâr etmektir. Basit ama hayati bir gerçek.
Gelelim Fethullah Gülen’in inancına…
Hani şu Yahudi ve Hristiyanların cennete gireceğini söyleyen zat. Gülen, “Haşr-i cismanî yoktur.” diyor. Tesettürü, “füruat meselesi” diye küçümsüyor. Daha da ötesi, “Peygamber’e iman etmeden Allah’a iman mümkündür.” diyor. Yetmedi mi? Devam edelim: “Dinde devlet eliyle cihad yoktur.” diyor. Diyor da diyor. Bu liste, uzar gider. Peki, sorarım size, din bu mudur, İslam bu mudur, Peygamberimizin (a.s.m) getirdiği ahkâm bu mudur?
Eğer Fethullah Gülen’in yaşadığı din buysa kusura bakma ama seninle farklı inanç mensubuyuz arkadaş! Hatta bu konuyla ilgili arkadaşlarıma güzel bir hikâye de anlattım. Hikâye şu: Kız, babasına diyor ki “Baba, ben Hristiyan oldum.” Baba bir anda susuyor, sessizliğe bürünüyor. Hemen koşuyor ilahiyatçı arkadaşına. “Ya arkadaş, 40 yaşına geldim, baba olduğumu yeni anladım ve kızım bana böyle diyor. Buna karşı ne yapmalıyım?” diyor. İlahiyatçı, “Merak etme.” diyor ve beraber gidiyorlar. Gittiklerinde ilahiyatçı kızı soruyor, “Evladım, sen Hristiyan mı oldun?” Kız diyor ki “Evet, bey amca.” Peki, neden Hristiyan oldun? Kız cevap veriyor: “Bey amca, size bir soru sorabilir miyim?” Tabii evladım, buyur. “Hristiyanlar da cennete girecek mi?” İlahiyatçı, “Evet.” diyor. Kız akabinde cevabı yapıştırıyor: “İyi de Hristiyanlıkta namaz kılmak mecburiyeti yok. Oruç tutmak mecburiyeti yok. Hacca gitmek mecburiyeti yok. Tesettür mecburiyeti yok. Ben cennete gitmek için neden kolay olan yolu tercih etmeyeyim?”
İşte bu kadar basit! Eğer Fethullah Gülen’in yaşadığı din buysa, Yahudi ve Hristiyan cennete girecekse, o zaman Fatiha Suresi’nde okuduğumuz “gadaba uğrayanlar” bizler oluyoruz. Mamafih, bir kimse Peygamberimizin (a.s.m) nuranî zincirine dâhil olsa hidayettedir. Ondan çıksa delalettedir. İşte bunu iyi analiz ve tetkik etmek lazım, yoksa işler karışır.
Selam ve dua ile
Fiemanillah