Herkesçe malum olduğu üzere birkaç gün önce ana muhalefet lideri, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu hanımefendi ile ilgili ağza alınmayacak ifadeler kullandı. Onun kullanmış olduğu ifadeleri biz gazetede haber olarak yayımlayamadık, edebimiz buna elvermedi. Sözü kullanıp normalleştirmeyi de bu ülke insanına hakaret kabul ettik. Ancak bizim haber olarak yayımlamaktan imtina ettiğimiz, argo ve küfür repertuvarı geniş olan ortalama bir Anadolu insanının bile -hele de muhatabı bir kadınsa- toplum içinde dillendirmeye utanacağı bu sözleri, ana muhalefet lideri Meclis’te grup toplantısında, kameralar önünde, kadınlı erkekli vekillerinin huzurunda yüzü kızarmadan söyleyebiliyor. İşin daha ilginci hem erkek hem kadın vekilleri bu sözleri alkışlayıp onaylayabiliyor. Sayın Abdullah Gül’ün ifadesiyle “İnsan hayret ediyor.”

Bu seviyesizliği yapan adam, ülkenin ana muhalefet lideri! Lideri böyleyse ana muhalefetin hâlini siz düşünün. İmam ve cemaat sözünü bilmeyeniniz yoktur sanırım… Ölü Deniz’in (Lut Gölü’nün) seviyesini bilen var mı içinizde? O Ölü Deniz ki neden deniz seviyesine göre yaklaşık 422 metre çukurda bunu da biliyorsunuzdur sanırım… Bir toplumda kalmayınca edep ahlak, sonları kaçınılmaz olarak helak… En iyisini Rabbim bilir tabii ki!

Bu sözleri duyunca şöyle düşündüm: Ahlak tatile çıkmış, onur firar etmiş, hayâ yakınına hiç uğramamış, namus kavramına hepten yabancı olmalı ki bir kişi bu sözleri kullanabilsin… Bir koltuğa sebep, uçmuş gitmişse edep; ne yapsın ona medrese mektep!..

Bu sözleri söyleyenin haydi ortalama Türk insanına göre KEMALİ noksan, sokma akılla liderlik olmuyor, bir yerden fışkırıyor ne kadar da kafasına soksan… Ancak orada bulunanlara ne oluyor? Kadınlı erkekli hiç mi bu sözleri yadırgayanınız yok. Eğer ki muhalif olmanız, farklı düşüncelere sahip olmanız, insan olmanızın önüne geçmişse sizin için söylenebilecek pek bir söz kalmamıştır.

Bir de bu sözleri tevil etmeye çalışan kadınlı erkekli CHP’lileri, gazeteci olmuş ama insan olamamış hastalıklı tipleri görünce insan, insanlığından utanıyor; midesi bulanıyor insanın.

Haydi, lider bellediğiniz kişinin edebi, ortalama insanımıza göre eksikti; bu sözleri kullanmaktan hayâ etmedi. Bari dürüst olsa da kıvırmasa… “Ben bu sözü kullandım ama yanlış yaptım, özür diliyorum.” deme erdemini gösterse… Ya da onun peşinden gidenler, bu sözlerin savunulacak bir tarafının olmadığını, kesinlikle bu sözleri tasvip etmediklerini söyleyecek kadar insan olabilseler… Maalesef ki yok, yok, yok…

Hâlâ âlemi kör, milleti sersem sanan bu güruh liderlerini(!) aklama derdinde… Neymiş, sözün anlamı farklıymış da, herkesin anladığı anlamda kullanılmamış da, sözler çarpıtılıyormuş da… Siz zaten yeterince çarpıksınız, sizi çarpıtmaya ne gerek var? Çarpık olanı çarpıtsak düzelmiş olursunuz… Dürüst olun, diyeceğim ama!..

“Dürüstlük, pahalı bir mülktür; ucuz insanlarda bulunmaz!” sözü geliyor aklıma…