“Küçük yerlerde yaşayan küçük insanlar, işte dünyayı onlar değiştirecek” diye bir söz okumuştum. Nasıl olabilir diye sormuştum kendi kendime. Anlam ve ihtimal verememiştim belki kendimce. Taa ki Giresun’da montunu kar altındaki sokakta bir köpeğin üzerine örterken görüntülenen belediye işçisi Bülent Kalpakçıoğlu’nu görene kadar…
“Gözlerime bakınca…”
Görüntülerin sosyal medyada kısa sürede yayılması üzerine Giresun Belediye Başkanı Kerim Aksu, Kalpakçıoğlu’na takdir belgesi verdi, yeni bir mont ve altın hediye etti. Kalpakçıoğlu, olayla ilgili olarak şunları söyledi: “İlimiz son günlerde yoğun kar yağışı altındaydı. Sokak hayvanları için yemnve battaniye desteği çalışmalarında bulunduk. Sokakta gördüğüm bir köpek üşüyordu ancak battaniye kalmamıştı. Yemi verdikten sonra gözlerime bakınca içimden montu üzerine örtmek geldi. Altı üstü bir mont. Hiç tereddüt etmedim. Bunları herkesin yapması lazım. Onların da canı var. Yemeğe, ısınmaya, barınmaya ihtiyaçları var. Herkesin bu konuda duyarlı olmasını istiyorum. Bunlar bizim temel insanlık görevimizdir.”
İşte; bir yanda savaş uçaklarıyla hastane bombalayıp bebeklerin üzerine beton duvarlar döken zalimlik, bir yanda da üşüyen bir sokak köpeğine kendi montunu örten bir merhamet. İkisi de aynı çağda, aynı dünyada yaşıyor. Ona da insan diyorlar, buna da. İnsanlık varsa umut da var. İnadına iyi haberleri, inadına sevgiyi yüceltmeli ve yaygınlaştırmalıyız. Allah senden razı olsun Bülent Kalpakçıoğlu.
**
Birinin hatasıyla başkası mesul olmaz
Bir kısım çevrelerin Türkiye’de yaşanan işsizlik, kira artışları, ucuz iş gücü ve benzeri olumsuzluklardan sorumlu tuttukları Suriyeli muhacirlere yönelttikleri nefret söylemlerine ve davranışlarına ek olarak şimdi de Orta Asya kökenli muhacirlere karşı taciz vakaları artmaya başlamış. 31 Aralık gecesi bir gece kulübündeki insanları öldüren katilin Özbek kökenli çıkması, Suriyeli Arap muhacirlere yönelik zaten var olan tepkilerin, artı olarak Orta Asyalı muhacirlere çevrilmesine sebep oluyormuş.
Al Jaazere Türk’ten Can Hasasu’ya konuşan Doğu Türkistan Vakfı Genel Sekreteri Yrd. Doç. Ömer Kul, başta Uygur Türkleri olmak üzere, Türkiye’de yaşayan Orta Asya kökenli binlerce insanın DAEŞ’le ilişkilendirilmekten rahatsız olduğunu söylemiş. Kul’a göre, gece kulübü saldırganı yakalandıktan sonra bile kamuoyunda Orta Asya kökenlilere karşı tepki sürüyor. “Her milletin içinden kötü niyetli insanlar, katiller, teröristler çıkabilir. Ancak, bu saldırı Orta Asya kökenlileri, özellikle de Türkiye’yi kendilerine sığınak edinmiş Uygur Türklerini rencide edici bir psikolojinin doğmasına neden oldu ve rahatsızlık meydana getirdi. Orta Asya kökenlilere yönelik âdeta bir linç psikolojisi oluşturuldu. Binlerce Uygur Türkü, günlük yaşamlarında, hala bu psikolojinin olumsuz yansımaları ile karşı karşıya geliyor.” diyen Kul’a aynen katılıyorum ve Irkçılığı tel’in eden yüce Kur’anımızın Fatır Suresi 18. Ayet meâli ile yazımı noktalıyorum: “Hiçbir günahkâr, başkasının günahını yüklenmez”