2009 yılında ortaya çıkan domuz gribi, dünya çapında milyonlarca insanı etkileyerek küresel bir salgına neden oldu. 2020 yılında ise COVID-19 virüsü, domuz gribi salgınından daha büyük bir etki yaratarak küresel bir pandemiye dönüştü.

Peki, bu iki salgın arasında ne gibi benzerlikler ve farklılıklar var? Hangisi daha tehlikeli?

Benzerlikler

Her iki salgın da, insanlarda solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan virüsler tarafından tetiklendi. Her iki salgın da, toplumda büyük bir hızla yayılarak küresel bir boyuta ulaştı. Her iki salgın da, özellikle yaşlılar ve kronik hastalığı olan kişiler için ciddi sağlık sorunları yarattı.

Farklılıklar

Domuz gribi, influenza virüsünün bir alt tipi olan H1N1 virüsü tarafından tetiklendi. COVID-19 virüsü ise, daha önce insanlarda görülmeyen bir koronavirüs türü olan SARS-CoV-2 tarafından tetiklendi.

Domuz gribi, genellikle grip aşısının hedef aldığı influenza virüsünün bir alt tipi olduğu için, aşılanmış kişilerde daha hafif seyrediyordu. COVID-19 virüsü ise, daha önce insanlarda görülmediği için, aşılanmış kişilerde de ağır seyredebiliyordu.

Domuz gribi, genellikle solunum yolu semptomlarına neden olurken, COVID-19 virüsü, solunum yolu semptomlarının yanı sıra, kardiyovasküler, nörolojik ve gastrointestinal gibi çeşitli sistemleri de etkileyebiliyordu.

Hangisi daha tehlikeli?

Domuz gribi ve COVID-19 virüslerinin her ikisi de ciddi sağlık sorunları yaratabiliyor. Ancak, COVID-19 virüsü, domuz gribine göre daha tehlikeli görünmektedir.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, domuz gribi salgınında küresel olarak yaklaşık 150.000 kişi hayatını kaybetti. COVID-19 salgınında ise, küresel olarak yaklaşık 6 milyon kişi hayatını kaybetti.

Ayrıca, COVID-19 virüsü, domuz gribine göre daha bulaşıcı olduğu için, daha hızlı yayılma potansiyeline sahip.

Sonuç olarak, domuz gribi ve COVID-19 virüsleri, her ikisi de ciddi sağlık sorunları yaratabilen tehlikeli virüslerdir. Ancak, COVID-19 virüsü, domuz gribine göre daha tehlikeli görünmektedir.