Sahte dinler bolca sahtekâr üretir. Şeytanı en fazla sevindirecek şey, insanların din adına bir şeyler uydurmaları ve uydurdukları o şeylerin peşine takılarak hakikatten uzaklaşmalarıdır.

Şeytan, insanları uydurulan dine çağırır. Yaşadıklarımız aynen buydu.

Allah ise indirilen dine.

Uyanlara ne mutlu

Bu uydurulan dine tabi olup şeytanı sevindirenlerle, indirilen dine tabi olup Allah’a en güzel şekilde kulluk edenlerin savaşıdır.

En çok dine zarar verdiler aslında. Zahirini koruyup batınını, ruhunu, yönünü değiştirdiler ve kendi sapık davaları, ekonomik çıkarlarına, planlarına, emellerine ve sürekli hayal ettikleri darbelerine, ülkeyi parçalama hedeflerine uygun hale getirdiler. Şükürler olsun ki başaramadılar.

Her biri derin bir düşünceyi, bir akideyi içinde barındıran dini kavramları anlamsız, içi boş, çürük ve ruhsuz bir şekle soktular. Keşke içini boşaltıp öyle bıraksalardı. Fakat bununla kalmadılar; bu kavramların içini insanı uyuşturan İslam dışı uydurulmuş küresel dinleri ile doldurdular.

Allah bize güçlük çıkarmak istemez. Ancak bizi temizlemek ve üzerimizdeki nimetini tamamlamak ister. Şükretmek, doğrunun yanında yer almak, şiddete, zulme, darbeye, ihanete, vahşete direnmek gerek.

Din, insan içindir; insan din için değildir. Ancak bu gerçeğin üzeri örtülünce, dinin doğası bozulup gönderiliş amacının dışına çıkarıldı, Bu sapkın adamın görüş ve anlayışları, Allah’ın hükmünün önüne geçirilip özünden uzaklaştırıldı.

Allah’ın insan yaratılışına uygun kıldığı, hayatı güzelleştirmek ve yeryüzünü bir arada barış ve kardeşlik içinde yaşanır hale getirmek için bildirdiği dini yaşanılmaz ve tam anlamıyla sorun haline getirenlere yazıklar olsun, bin kere, milyon kere yazıklar olsun.

Ahir zamanda zuhuru mukadder olan Deccal’ı, haber veriyor dini kaynaklar. Deccal çıktı ve ordusunu harekete geçirdi de yaşadıklarımız bu sebepten mi?

Deccal ve ordusu farklı bir dinin mensupları arasından beklene dursun; Biz deccalı koynumuzda mı besledik öpe koklaya?

Ummadınız değil mi bizim dilimizden konuşabileceğini?

Hiç aklınıza gelmedi değil mi “Müslüman’ım” diyeceği!

Deccal zuhur etti de biz mi büyük bir bekleyiş içindeyiz hala.

Eğer öyleyse, neredesin ey Mehdi? Hani çıkacaktın Deccal’ın zuhuruyla?

Elin kolun bağlandı da çıkamıyor musun yoksa?

Yoksa Deccal adını Mehdi koydu da öylemi kurdu ordusunu herkesin gözüne soka, soka?

Kâfir yapmaz Müslüman’ın Müslüman’a yaptığını! Darbı meselini doğrulamaya mı çalışıyorsun?

Yoksa tek amacın öldürmeye kalkmak mı yaratıcı tarafından korunan bu dini.

Ne beyhude bir kalkışma, ne zavallı bir başkaldırış…