Kazanılan kadim bir gençliğimizin oldu doğrudur…

Ve doğrudur hayranlık uyandıran bir neslin dirilip ayağa kalktığı…

Seccadesine âşık, namaza koşarak giden güzel bir gençlik…

Helal ve haram çizgisinde hassas yürüyen bir gençlik…

Birbirleriye ısmarlaşırken Allah’a emanet eden bir gençlik…

Değerleri üzerine müşfik bir yaşam süren, dünya gündemini yakinen bilen bir gençlik…

İyiliğe su taşıyan…

Merhamete can olan bir gençlik…

Konuşan, binlerce ünlü düşünürden daha iyi düşünen bir gençliğimiz var artık şükür…

Memleket meselelerine hakim, durum tahlilinde bir laborant gibi titiz güzel bir gençlik…

Ruh süzgecinden her şeyi öteler hesabına eleyen bir gençlik…

Mananın idrakine varmış, zaman bendedir ve mekân bana emanet diyen bir gençlik…

Ümmet takıntısı olan…

Mazlum diye kederi olan, dertlenen gamlı bir gençlik…

Kudüs’ü, Ayasofya’yı duasından düşürmeyen bir gençlik…

Sessiz, sinsice zehirlenen, anneden, babadan, vatandan koparılan bir neslin terörize olmuş sözde bir cemaate kurban edilişi kalbimizde derin yaralar açarken…

Nasıl olur diye çatlayan zihnimize iyiliği getiren bir gençlik…

Katiller sürüsüne dönüşmüş, zalimlerin kirli oyunlarına rağmen…

İslam’a hizmetkâr bir gençliğimiz var artık…

Üstat Fazılların duası olan…

Milli, yerli, maneviyatçı, bilme ve ilme çok önem veren muteber bir gençliğimiz doğdu hamd olsun…

Şeytana nefer yetiştirenleri bu topraklardan kovan, İbrahim ruhlu bir gençlik…

Cehenneme odun ol…

Şarlatan bir kardinale köle ol, zehriyle yetiştirilen gençlerden, işgalci teröristlerden çok çektik…

Çok yandı canımız…

Ancak Allah’a kul ol…

Vatana millet ol…

Anana hayırlı evlat ol şuurunda bir gençliğimiz oldu dip diri…

O karanlık çağa bulaşmayan gençlerden bir vatan oldu bu gençlik…

Bir millet yeniden doğdu…

Sancağımızı indireceklerdi, o kadim gençler Ulubatlı Hasan oldu…

Evet dünya gençliğine ibret muteber, selim bir gençliğimiz var bizim…

Örnek, bilge, fikir sahibi, aksiyon yürekli…

Ancak dirilen, hayat bulan bu kadim gençliğimizin mutluluğunu yaşadığımız bir zamanda, milyonlarca israf olan genç duruyor dört bir yanımızda…

Uyuşturucu bağımlısı binlerce gence rastlıyoruz yollarda, sokaklarda…

Bu memlekete ölüm vuruşu yapıyorlar alçakça…

Bir el ya da eller çocuklarımızı telef etmeyi koymuşlar kafalarına…

Yarı baygın, sarhoş, demlenirken veyahut da kusmuklarını temizleyen annelerin ağıdında…

Kayıp gidiyor onlarca genç annesinin babasının ellerinin arasında…

Saygısını yitirmiş, örfüne yabancı, dinini bilmeyen, maneviyatı yetim binlerce çocuk ardımızda ölüyorlar savaşsın çocukları gibi hepimizin yanı başında…

Kazanılanlara verilen emek gibi, kazanılması gerekenlere de emek vermemiz insani bir vebaldir…

Allah bizden soracaktır…

Bu kadar batağa batan genç insanlığın tehlikesi, korkusu, geleceğinin çalınması demektir…

Bu kadar gencin israfı, bir ülkenin kaderi demektir…

Bu kadar kötülüğe düşen genç dünyaya tehdit demektir…

Bu kadar ziyan olan genç kaygı duymamız için yetmelidir…

Ne olur her sokakta kazanılan çocuklar konuşulsa…

Ne olur her sokak bir genci kurtarıp vatana hizmetkâr yapsa…

Her birimiz iyiliği artırıp, kötülükten uzaklaştırmak için daha çok çabalasa…

Yarınlarımızı, istikbalimizi çalıyorlar gençler üzerinden…

O gurur duyduğumuz kadim gençlere yoldaş yapmak için, o gençleri kötülüğün pençesinden kurtarmak için çok şey yapabiliriz…

Zira her bir çocuk geleceğimiz ve geleceğimize ardımızı dönemeyiz…

Vicdanın sesi olan güzel adam Akif Emre Ağabeyime Hz. Allah’tan rahmet dilerim…