AK Parti 3. Olağanüstü Kongre ile kurucusuna, efsane lideri Recep Tayyip Erdoğan’a kavuştu. Yeni dönem başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dönüşü AK Parti için yeniden diriliş anlamını taşısa da partinin A takımı merak uyandırıyordu. Erdoğan’ın yaptığı Merkez Karar Yönetim Kurulu listesi “Operasyonel” timi şaşırttı. Benim için gayet makul ve mantıklıydı. Operasyonel tim niye şaşırdı? Ona, buna operasyon çektiler, o bu FETÖ’cü dediler, itibar katliamı yaptılar, listeye adam sokmaya, önermeye çalıştılar. “Reis adına konuşuyoruz” edasıyla bir damla ter bile akıtmadıkları AK Parti’yi şekillendirmeye kalktılar. Elbette AK Parti ile ilgili hepimizin şikayetleri var, değişmesini istediğimiz isimler var, karşı çıktığımız düzenler mevcut. Ama biz isteklerimizi “Kadro boşalsın, bizden biri girsin” hesabıyla değil, davaya, emeğe sahip çıkmak, Türkiye’nin geleceğini şekillendirmek için dile getiririz ki zaten olması gerekende bu. Liste de sadece 18 isim değişti. Neden? Çünkü 2019’da hem yerel hem genel seçimler var. Gemiyi 2019’a kadar varılacak menzile götürecek bir ekip gerekiyordu. AK Parti’nin ekibi zaten oldukça tecrübeli, teşkilatçılığı biliyorlar, 2019’a giden süreçte de Erdoğan’ın talimatlarını harfiyen uygulayacaklardır. Açık bir tabirler Erdoğan, kısa dönem listesi yaptı. Erken seçim ihtimali de yeni MKYK listesi için göz önünde bulundurulmalı diye düşünüyorum.
AK Parti’de asıl değişim Ramazan ayı sonrasında başlayacak il ve ilçe kongrelerinde başlayacak, aynı zamanda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Milletimize, partimize yük olan değil, yükü omuzlayan belediye başkanları ile yolumuza devam edeceğiz” verdiği bu mesajıyla bazı belediye başkanları için çanlar çalmaya başladı. AK Parti’nin yeni teşkilat yapılanmasında “Rantçı, adam kayıran, akrabalarını zengin eden, milletin değerlerine yabancı, farklı fikirleri dışlayan, projelere kapalı, koltuğuna yapışan” tipler olmamalı. 16 Nisan’da milletin verdiği mesajı eğer AK Parti tarafından doğru okunmuşsa, Cumhurbaşkanı zaten bunun sinyalini verdi, teşkilatlar “sil baştan” değişir. Sadece 16 Nisan’da yan gelip yatarak ya da gizliden gizliye hayırcı olup bölgelerinde seçim kaybeden değil aynı zamanda FETÖ ile yeteri kadar mücadele etmeyen, Erdoğan’ı milli mücadelede yalnız bırakan isimlerde büyük bedel ödeyecek. Ödemek zorunda, AK Parti millete karşı yeni mesajlar geliştirmeli. Kapı kapı gezen, fakirin sofrasında daima bulunan, hem okullu hem alaylı isimlerin kaynaştığı, 80 milyonun birlik görüntüsünü veren bir AK Parti istiyor vatandaş. Eğer rantçı takım, müteahhitliğe soyunan gençlik, belediye kapılarında ihale için yatan sözde teşkilatlar yine bütünün fazlasını oluşturursa, 2019’da ortaya acı bir reçete çıkabilir. AK Parti Erdoğan sayesinde var, umarım AK Parti’nin yeni kadrosundaki isimler de Erdoğan’ın arkasında dimdik durarak partisinin sürekli “Var” olabilmesi için çaba sarf eder…