1994’ten bu yana girdiği 11 seçim ve 3 referandumdan zaferle çıkan Başkan Erdoğan, Devlet Bahçeli ile girdiği Cumhur İttifakıyla 31 Mart Yerel Seçimlerinin de galibi olarak Türkiye siyasi tarihinde eşine rastlanmayan bir başarıya imza attı.

Seçimlerin en çarpıcı sonuçları doğu illerimizden geldi. “Kürdistan’da kazanacağız, Batı’da AKP ve MHP’ye kaybettireceğiz” diyen HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli’ye en büyük tokat yine Kürt seçmenlerden geldi. HDP’nin kalesi olarak görülen Şırnak bu seçimlerde % 62.2 oyla AK Parti Adayı Mehmet Yarka’yı tercih etti. Sırrı Sakık gibi HDP’nin önde gelen bir isminin belediye başkanlığı yaptığı Ağrı’da ise Savcı Sayan % 55.2 ile galibiyeti göğüsleyen aday oldu.

Yüzde 11’lerde olan oyu %3’lere düşen HDP tarihinin hezimetini yaşadı. Bunda PKK’nın şiddetinin sözcülüğünde ısrar etmesi, terör ile arasına mesafe koymaması ve kayyumların yıllardır hizmet gelmeyen şehirleri bayındır hale getirmesi çok etkili oldu. Bu sonuçlarla HDP’nin Kürt seçmenlerin oyları üzerindeki “tekel” iddiası da çökmüş oldu.

Savcı Sayan’ın Ağrı’da alnının teriyle kazandığı belediye başkanlığını iyi okumalı. HDPKK’nın mahalle baskısını göze alarak sokağa inebilme cesaretini gösteren, samimiyetiyle halkın yüreğine dokunabilen, Ağrı’nın çehresini değiştirecek vaatleri ve projeleri ile hiç olmadığı kadar insanlara umut olan Sayan, istenildiğinde HDP’nin elinden belediyelerin nasıl alınacağını en güzel şekilde gösterdi.

Yerel seçimlere girmeme kararı alan ama ülke ve ümmetin maslahatından yana seçmenlerinin oy kullanmasını isteyen Hür Dava Partisi’nin aldığı bu inisiyatif de bölgede ortaya çıkan tabloyu etkiledi. Bu ilkeli duruşlarından dolayı onlar da bir teşekkürü hak ediyor.

AK Parti seçim broşürlerini dağıtırken İYİ Partili Mine Koraş’ın hakaret ve edepsizliğini vakar ve tebessümle karşılayan Yusuf’u da unutmayalım. Başkan Erdoğan’ın etrafında Yusufları ne kadar arttırabilirsek küskünlüklerin, dargınlıkların da o kadar önüne geçmiş olacağız. Yusuf’ların hiçbir paye beklemeden oraya döktükleri alın terlerinin berekete ve rahmete dönüşmesi için sadakat kadar liyakate de önem vermeliyiz.

Zaferden sonra bize düşen şükür ve muhasebedir. Kibirlenmeyeceğiz, yanlışlarımızın ve hatalarımızın üzerine kararlılıkla gideceğiz ki bu uzun yolda menzile sağ salim ulaşabilelim. Seçim sonuçları ülkemize hayırlı olsun.