Mısır cuntası lideri Abdülfettah El Sisi eline her mikrofon alıp konuştuğunda yeni bir pot kırıyor ve meşhur ifadeyle söylemek gerekirse “sosyal medya yıkılıyor”.
El Sisi geçenlerde düzenlenen bir toplantıda gençlere izzet-i nefsi anlatmak için yine mikrofonu eline aldı ve olan oldu.
Yaşam koşulları her geçen gün daha da kötüye giden Mısırlılara fakirlikten ve yokluktan şikayet etmemeleri gerektiğini anlatmak istiyordu.
Yemin ederek şöyle dedi:
“Zengin bir aileden gelmeme rağmen on yıl boyunca buzdolabımda sudan başka bir şey yoktu fakat hiç kimse şikâyet ettiğimi duymadı.”
Abdülfettah El Sisi’nin bu sözü Arap sokağında alay konusu oldu.
Nasıl olmasın?
Zengin bir aileden geliyor fakat yiyecek ekmeğe muhtaç.
Buzdolabı var ama buzdolabına sudan başka koyacak bir şeyi yok.
Üstelik birkaç gün ya da birkaç hafta falan da değil.
Tam on yıl.
Araplarda bir söz var.
Biri sormuş, “Yalan olduğunu nereden anladın?” diye.
Diğeri de, “Büyüklüğünden” diye cevap vermiş.
Abdülfettah El Sisi’nin buzdolabı yalanı makaraya sarılınca darbe destekçileri yardımına koşmakta gecikmedi.
Birleşik Arap Emirlikleri gayri resmi sözcüsü Dhahi Khalfan, “Fakirlik ayıp değil ki. Benim de tam yirmi yıl buzdolabım yoktu” dedi.
Evet; fakirlik kesinlikle ayıp değil.
Fakat milleti aptal yerine koymak ve kötü yönetimden şikâyet etmesinler diye uyduruk hikâyelerle yoksulluğa razı etmeye çalışmak çok ama çok ayıp.
Sisi’nin buzdolabı o günden bu yana hâlâ gündemdeki yerini koruyor.
Daha da ötesi, İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Iyad Medeni’nin Tunus’ta yaptığı “latife” olaya başka bir boyut kazandırdı.
İslam Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilatı (ISESCO)’nun Tunus’taki toplantısına katılan Medeni, konuşmasının başında Tunus Cumhurbaşkanı El Baci Kaid El Sibsi’nin adını El Sisi olarak telaffuz ettikten sonra yanlış yaptığını farketti ve El Sibsi olarak düzeltti.
Daha sonra, fahiş bir hata yaptığını söyledi ve Tunus Cumhurbaşkanı’na dönerek, “Eminim sizin buzdolabınızda sudan daha çok şey var, Sayın Başkan” dedi.
Medeni’nin Sisi’nin buzdolabına göndermede bulunduğu bu sözler darbe yanlısı Mısır medyasını çıldırtmaya yetti.
İİT Genel Sekreteri’ne ve ülkesi Suudi Arabistan’a yönelik hakaretlerin en ağırı hiç şüphesiz El Yevm El Sabi’ gazetesinde “Sefih ve nakıs birine Mısır’ın cevabı” başlığıyla yayınlanan ve Suudi Arabistan halkı için “kahpe çocukları”, “domuz çiftliği sizin en temizinizden daha temiz” gibi ifadeler içeren makaleydi.
Mısır’ın tepkisi üzerine Iyad Medeni, latife yaptığını söyleyerek özür diledi.
Fakat Kahire’nin özrü yeterli görmediği, Medeni’nin istifa etmesi ya da görevden alınması için Riyad’a baskı yaptığı söyleniyor.
Darbenin başarılı olması için Abdülfettah El Sisi’ye milyarlar akıttıktan sonra darbe yanlılarından böylesine ağır hakaretler duymak Suudi Arabistanlılar için hazmedilebilir bir şey olmasa gerek.
Yani “Sisi’nin buzdolabı” iki ülke arasında diplomatik krize yol açmış durumda.
Arap sokağı şimdi cunta liderinin yeniden mikrofonu eline alacağı günü ve yapacağı yeni konuşmayı bekliyor.
Mısırlılar, Arap coğrafyasının en önemli ülkesinin düştüğü hâle üzgün.
Cumhurbaşkanlığı koltuğunu silah zoruyla gasp eden Abdülfettah El Sisi herhangi bir icraatla değil sürekli alay konusu olan sözleriyle gündemde.
Darbeyi destekleyen ve cunta liderini “kurtarıcı” gibi gösterenler de çaresiz.
Fakat eldeki “mal” bu.
Hem kendini hem de destekçilerini küçük düşürecek yeni gaflara imza atmamasını dilemekten başka yapabilecekleri pek bir şey yok.
