Akran zorbalığı gün geçtikçe artıyor. Okulların açılmasıyla tekrar gündeme gelen akran zorbalığı, çocukların kişisel gelişimini ve güvenliğini tehlikeye atıyor. Sağlıksız bireyler yetişmesine zemin hazırlayan bu zorbalık, Türkiye’de oldukça sık görülüyor. Daha çok yaşıtı olmayan, dil, din, ırk açısından farklılık gösteren çocuklara yapılan bu zorbalığın nasıl önüne geçilmesi gerektiğini Psikolog Dilara Ocak Diriliş Postası’na anlattı.
DEMET İLCE / RÖPORTAJ
Geçmişten günümüze zaten var olan akran zorbalığı, özellikle modern ve teknoloji çağında daha da ilerlemiş durumda. Kendisinden farklı gördüğü çocuğa, diğerlerinden farklı ve kötü davranan çocukların sayısında artış sürüyor. Çocuğun bu zorbalığı yapmasının nedenleri arasında yetişilen ailenin yanı sıra birçok dış etken yer alıyor. Kimi çocuk diğer çocuklardan kötü muamele gördüğü için okula dahi gitmek istemiyor. Tehlikenin boyutunu farkında mıyız?
-Akran zorbalığı nedir?
Akran zorbalığı, bir çocuğun veya gençlerin yaşıtları tarafından fiziksel, sözel veya duygusal olarak sürekli olarak saldırıya uğraması veya taciz edilmesi durumunu ifade eder. Bu, kişinin psikolojik veya duygusal olarak zarar görmesine yol açabilir. Psikolojik açıdan değerlendirmek gerekirse kişinin öz benliğinin yok sayıldığı bir durum aslında. Birçok patolojik probleme sebebiyet verebilir.
-Akran zorbalığı neden arttı?
Akran zorbalığının artmasının birden çok nedeni olabilir, ancak dijital teknolojinin yaygınlaşması, sanal zorbalık ve sosyal medyanın etkisi gibi faktörler bu artışta rol oynayabilir. Artık gençler nesnel şeylerle daha çok var olabildiklerini düşünüyorlar ve sürekli bir kıyas halindeler. ‘O burada, buna sahip ve popüler. Bende de olursa olmayanı yok sayabilirim. Sahip olduklarım beni popüler yapıyor demek ki bu bir güç’ gibi bir algı aslında.
-Akran zorbalığına örnek verebilir misiniz?
- Sözlü hakaretler
- Sosyal dışlama
- Fiziksel şiddet
- İnternet veya telefon üzerinden tehditler
-Akran zorbalığı çocukları nasıl etkiliyor?
Akran zorbalığı, kurbanlar üzerinde duygusal, psikolojik ve fiziksel zarara yol açabilir. Bu zararlar, düşük özsaygı, depresyon, kaygı ve hatta intihar düşünceleri gibi sonuçlara yol açabilir.
-Akran zorbalığını tetikleyen nedenler neler?
- Aile içi sorunlar
- Toplumsal normlar
- Sosyal medyanın etkisi
- İlgisiz veya denetimsiz yetişme
- İnternet üzerinden anonimlik
Aslında çok komplike bakmaya da gerek yok. Zorbalık yapan her kimse kendi yetersizliğini örtbas etmek istiyor diyelim. Bu noktada zorbalık yapanın psikolojisine bakmak gerekiyor. Demek ki kendi de bir yerlerde zorbalığa maruz kalıyor. Bu bir yansıtma olabilir .
-Erkek çocuklarına mı kız çocuklarına mı zorbalık daha fazla?
Cinsiyetlere göre akran zorbalığının sıklığı değişebilir, ancak her iki cinsiyette de görülebilir.
-Dil, din, ırk, cinsiyet, ekonomik durum akran zorbalığını nasıl tetikliyor?
Bu faktörler, çocukların farklılıklarını hedef alarak ayrımcılık ve zorbalığa yol açabilir. Mesela ben ve bana ait olan şeyler hariç her şey kötüdür anlayışı aslında yine kendi benliğini koruma güdüsü gibi görünüyor. Asıl soru burada farklı olan bize zarar verir düşüncesini kim veriyor. Haber izleyen bir ebeveyn başkaları hakkında kötü konuşunca çocuk ona nefret kusabilir haliyle.
-Akran zorbalığına karşı nasıl önlem alınmalı?
- Ebeveynler ve öğretmenler çocuklara empati ve uygun iletişim becerileri öğretebilirler.
- Eğitim kurumları zorbalıkla mücadele programları uygulayabilirler.
- Aileler ve okullar, çocukların duygusal ihtiyaçlarını anlamalarına yardımcı olabilirler.
- İnternet ve sosyal medya kullanımını denetlemek ve bilinçli hale getirmek önemlidir.
Bu önlemler, akran zorbalığını önlemeye veya azaltmaya yardımcı olabilir.