İnsana dair her mesele kitapların ana konusunu oluşturur. Felsefe, Din, İletişim, Algı Yönetimi ve tabiki küresel güç babalarının psikolojik manipülasyonları…
Odaklanın! Dünyada artık metafiziktir, mistik ve paranormal kavramlardır zirve yapmış durumda, insanlar “ insanüstü” olabilme yönünde mücadele içerisinde. Normal olmak yetmiyor gibi!
İnsana bakılan açı değişti / değiştirildi. Değerler allak bullak edildi. Sevgi, aşk, dostluk ve dini inançlar yerlerinden oynatılmaya başlandı. Insanların anlayışları ve inançları değişti ve değiştirilmek için sürekli bir algı operasyonları veriliyor. Sürekli satın alma üzerine kurgulu sanal mutlulukların içerisinde kendi sorunlarına bile çözüm üretemeyen, egolu,asi ve havalı bir insan modeline doğru gidiliyor. Anti depresyon ilaçların eline düşmüş biçare insan modellerinin sayısında ciddi bir artış var. Ve insan kendine yetemiyor ve kendi korkularında boğulmaya devam ediyor.
Bağımlı ve bağlı insan modelleri ve sadece imajdan ibaret insanlar.
Belirsizlik Sendromu
İnsanın hayatta ne yapacağını bilememesine “belirsizlik sendromu” adı veriliyor.
Bu sendromda seçenekler olmasına rağmen halen netleşmemiş; ne zaman ve nasıl olacağı hususunda karar veremeyen bir tıkanmışlık bir yorgunluk halidir. Diğer ifadeyle seçeneklere bakıp öylece yerinde kalakalmak, hangi yoldan gitsem diye düşünmekten gidememek, hareket edememek. Nasıl yol alacağını bilememe ve şaşırma dağınıklığıdır.
Bana çok fazla tanıdık gelen bir sendrom bu. Hatta tükenmişlik sendromunun bir level öncesi gibi. Bu sendrom şu an sel gibi ortalıklarda, hangi partiye oy vereceğinden, hangi mesleği yapacağına kadar insanların kafaları bir hayli karışık durumda denilebilir.
İyi sendromlar dilemekten başka söz içimden gelmiyor.
Birileri artık şu ünlü yazarlara çeki düzen verse nasıl olur ? Artık araştırmadan yazan, birilerinin alıntılarıyla çok fazla köşe tutmuyormular? Hazırcı, gümdenden beslenen, üretmeyen, kafa karıştırmak için en türlü yolu mübah gören bir zihniyet ile karşı karşıyayız.
Okumayan bir toplum var itiraz etmiyoruz, ancak yazılarda azıcık lezzetli olmalı.
