ABD'nin faiz artışları sonunda Batı'nın başının bankalarla belaya girdiği son günlerde Çin' in müthiş diplomatik ataklarını hayretle seyrediyoruz.
ABD'ye rağmen Suudilerle İranlıları masaya oturtmak gibi çok büyük bir işi başaran, Ukrayna Savaşı'nın geleceği konusunda girişimlerde bulunan ve en en önemlisi ise 1960'lardan bu yana ABD'nin ısrarla bir araya getirmemek için her yolu denediği Ruslarla kucaklaşan Çinliler, çatırdayarak yıkılan ABD hegemonyasına karşı resmen yepyeni çok ortaklı bir cephe oluşturuyorlar.
ABD, Çin'den korkan Rusya'yı Hindistan ile bir edip Çin'in başına bela edeyim derken, Hindistan ile kavgaya tutuşup kenara çekilmesini ve Rusya ile Çin'in bir araya gelip Batı'nın tabutunu çivileme noktasına gelmesini sağladı.
Ünlü iktisatçı Jim Rickadrs Twitter hesabından bu tabloyu "Aptal Biden" diyerek resmederken tüm dünyanın gözü artık FED' in ABD'nin içine düştüğü bankacılık krizini daha da büyütüp büyütmeyeceğinde.
İşler öyle bir hâle geldi ki ABD faiz artışlarını durdurup konuşulduğu üzere parasal genişlemeye gitse sadece bankalardaki hane halkı ve kâr amacı gütmeyen kuruluşların cari hesabında duran 4,6 trilyon dolarlık paranın hareketlenip oluşturacağı enflasyon bile ülkeyi hiperenflasyona sokmaya yeterli. Artışlar devam ederse de neler olacağını zaten görmeye başladık.
Hâsılı ABD kırk katır mı kırk satır mı denkleminde yuvarlanadursun; Ejder, Asya'da krallığını sağlamlaştırmaya devam ettiği gibi, son darbesi için en zayıf anı da kollama hususunda kararlı gözüküyor...
