Son yıllarda ülkemiz, milletimiz ve devletimiz iyice kıskaca alınmış durumda. Dört bir yandan devletimize karşı operasyonlar çekiliyor. Ekonomik, siyasi, askeri her türlü operasyon deneniyor. Devletimiz ve devlet yöneticilerimiz, bu operasyonlar karşısında diz çökmeyip misliyle karşılık verdikçe çıldırıyorlar.
Ekonomik istikrarsızlık ve kriz çıkarma yolunu denediler olmadı, onlar operasyon çektikçe ülke ekonomisi güçlendi.
Siyasi istikrarsızlık ve yalnızlaştırma politikası uyguladılar, başta Reis olmak üzere devlet yöneticilerimizin Abdülhamid gibi uyguladığı denge politikaları ve dik duruş sayesinde sonuç alamadılar.
Terör örgütlerini besleyip büyütüp üstümüze saldılar. Önce sadece savunmada kalıyorduk, şimdi terör örgütü neredeyse oraya gidip inlerine girip sahiplerinin gözleri önünde leşlerini seriyoruz.
Yıllarca besledikleri, devletin içine yuvalanmış hainleri kullanıp askerî darbeye kalkıştılar. Cumhur ve Başkanı, yıllarca planladıkları darbe planlarını birkaç saatte çöpe, darbecileri kodese attı. Bir kısmı ise kuyruğunu kıstırıp kendilerini yalayan sahiplerine sığındılar.
Ordumuz, polisimiz, yargımız, eğitim camiamız bu hainlerden temizlendikçe daha da güçlendik ve güçlenmeye devam ediyoruz.
Polisimiz, terör faaliyetleri gerçekleşmeden teröristleri etkisiz hâle getiriyor; ordumuz, birden çok cephede düşmanlarla mücadele ediyor.
Ordumuz, devletimiz başarılı oldukça dışarıdaki düşmanların yapamadığını içerideki hainler yapmaya çalışıyor. İçerideki hainler, harekete geçirilmiş durumda… Özellikle ordumuzun Afrin Operasyonu’na başlaması ve başarılı bir şekilde ilerlemesiyle ihanetin dozajı artmıştır.
“Savaşa Hayır” sloganıyla mektup yazan, aydın görünümlü karanlık hainlerden sonra “Tabipler Birliği” adlı kuruluş da ihanet açıklamasına imza attı.
“Meslek birliği” adıyla kurulan ve hiçbir önemli meselede devletin, milletin yanında durmayıp ihanet bildirilerine imza atan bu kuruluşların feshedilme zamanı çoktan geldi de geçiyor bile. Devletimiz, bu soruna bir neşter vurmalı artık.
Neyse ki dün sabah itibariyle ihanet açıklamasını yapan “Tabipler Birliği”nin 11 yöneticisine gözaltı kararı verildiğini öğrenince millet olarak bir “Oh!..” çektik.
Yine aynı şekilde, üzerine vazife olmayan siyasi konularda sürekli yıkıcı bir muhalefet yapan ve devletin, milletin ve Ümmet-i Muhammed’in hilafına bir duruş sergileyen Furkan Vakfı’na operasyon yapıldığını ve Alpaslan Kuytul’un da gözaltına alındığını öğrendik.
Rus uçağının düşürülmesi, 15 Temmuz darbe girişimi, PKK ve Demirtaş, Afrin meseleleri… Hepsinde kâfirlerle aynı dili kullandı!.. Hiçbir meselede devletinin, milletinin yanında durmadı!..
Furkan Vakfı’na ve Alpaslan Kuytul’ a yapılan operasyon, muhalif söylemleri için değildir. İhanet derecesindeki açıklamaları, yalan ve iftiraları içindir!..
Takipçilerine uyarımdır: FETÖCÜLERİN Lanetullah’ın saçmalıklarına, ihanetlerine bulduğu kılıflar gibi siz de takip ettiğiniz bu adamın açıklamalarına kılıf bulup takip etmeye devam etmeyin!..
Zararın neresinden dönerseniz kârdır, yanlıştan dönün bir an önce!..
Böyle bir zamanda devletimizi ve devlet yöneticilerimizi zafiyet içindeymiş gibi gösteren, ihanet açıklamaları yapan herkesin karşısında, devletimizin ise yanındayız!..
Bu devlet sahipsiz, bu millet ferasetsiz değil!..