15 Temmuz küresel işbirlikçiler eli ile FETÖ-PYD kalkışması toplumun kurum ve kuruluşlarıyla ortak değerlerde birleşmesinin ve birlikte hareket edebilme kabiliyetinin ne denli yüksek olduğunu bütün açıklığı ile ortaya koydu.
Milletimizin güçlü duruşu toplumsal dayanışmanın bir şanlı örneği olarak demokrasiye zarar verecek hiçbir faaliyete izin verilmeyeceğinin altını çizdi.
Yaşam hakkımıza ve milli birliğimize saldırı olduğunda, demokrasiye ve milli iradeye kalkışma hainliği gerçekleştiğinde buna izin vermeyeceğimizi, demokrasiden asla vazgeçmeyeceğimizi altın harflerle tarihe kazıdık.
Küresel vatan hainlerinin ve onların dış bağlantılarını organize eden hain devletlerin birbirimizin gözünü oyacağımız üzerine kurguladığı ayrıştırma ve bölüp parçalayarak yönetme gayretleri milli dayanışma içerisinde bir ve bütün olarak püskürtüldü.
O gece sokaklarda darbeye karşı direnen kimse kimseye dini inancını, etnik kökenini, siyasi görüşünü sormadan bir ve beraber olarak düşmana karşı çelik göğsünü siper etti.
Bireylerin bu hikmetli ortak hareket etmeleri sonucunda büyük bir güç ortaya çıktı ve fertler tek, tek birbirlerine kenetlenerek büyük sinerjiyi hayata geçirdiler.
Bu gücü yıkmak ve onu uçaklarla, tanklarla, bombalarla korkutmak asla mümkün olmadı.
Bunun örneğini Kurtuluş Savaşı’nda ortaya koydu bu millet ve şanlı bir destan yazdı. Birlik ve beraberlik içinde bütün renkleriyle birbirine kenetlenerek Millet dışarıdan gelen işgale geçit vermedi. Canından oldu ama vatanından olmadı.
Aynı bu gün gibi.
Ülkemizin dünya ülkeleri arasında önemli bir yere gelmesi iç ve dış düşmanları korkutmakta ve huzursuz etmektedir. Bu yüzden bu kahpe oyun oynandı ve oynanacak. Ama biz millet olarak kutlu dayanışma içinde olduğumuz takdirde buna engel olmaları mümkün olmadı olamayacaktır.
15 Temmuz hain FETÖ girişime izin verilmedi asla izin verilmeyecek. Bunu yapanlar en ağır bedeli ödeyeceklerdir. Bu bağlamda bu kalkışmaya neden olanlar, yüzlerce şehit vermemize sebep olanlar için İDAM istemenin bir görevim olduğunu düşünüyorum.
Verdiğim vergilerle bu hainleri cezaevinde bakmak istemiyorum. Kim silah kullanmış, kim bomba atmış, kim emir vermiş, kim tanklarla halkımı ezmiş ise idam onun hakkıdır. Bunun yolları elbet bulunacaktır.
Hainlerin kim olduğunu, hangi amaçla hareket ettiklerini artık hiç tereddüde yer vermeyecek şekilde gördü bu millet.
ABD’nin Türkiye’de bölücü teröre teslim olacak bir hükümet kurma planına karşı Milletimiz birlik ve beraberliği ile dimdik durdu.
Milletimiz, ordumuz içinde yıllardır örgütlenmiş ve ABD’nin talimatlarıyla hareket eden bu FETÖ’cü çetenin tezgâhladığı darbeye karşı Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ve polisimizin yanında, meydanlara çıkarak Türkiye’nin işgaline yol açabilecek olan bu Amerikancı darbeyi önledi.
Şimdi bu birlik ve beraberliği fert, fert canlı tutmalı, aramızdaki ayrılıkları değil ortak noktaları dile getirip büyütme zamanıdır. Bölmek değil birleştirmek zamanıdır. Muhabbeti, merhameti, şefkati aramızda yayma zamanıdır.
Asla ama asla bu yaşananları unutmadan kardeşliği aramızda büyütme zamanıdır.
Biz bütün renkleri ile MİLLETİZ…