Son lig maçında Rize karşısında geçirdiği travma sonrası ligimiz kalitesinde olmayan bir rakibe karşı ne yapacağı merak konusuydu. UEFA Avrupa Ligi ikinci maçını Spartak Trnava ile oynayan Fenerbahçe, sahadan 2-0 galip ayrıldı. Skor güzel olsa da oyun tatmin edici değil sadece biraz mücadele vardı. Bu da tribünlerin itmesiyle olan bir ateşlemeydi her yeni maç kendini ihbar eden Cocu’nun bir marifeti değil yani. Sürekli farklı arayışlar adı altında denek haline gelen bu takımı iyi futbolla ilişkilendirmek bu şartlarda mümkün görünmüyor. Anlayacağınız işler her maç yeni hayalleri mutlu tablolar üzerine çizmekle yürümüyor. Eldeki en büyük savunma yeniden yapılanma adı altında gerçekleri biraz daha rafa kaldırmaktır, kimse büyük resme bakmıyor.
Yutan yutarken yutkunan sistem ile Frey ve Reyes gibi futboldan uzak ayaklardan taraftarların sabrını sınayan Cocu nun ne bulduğunu bilmiyorum. Skrtel’in yokluğunda Yiğithan Güveli’ye bir kez dahi şans vermeyen bu zihniyeti anlamıyorum. Yıllarını, hayatını takımına adamış Volkan Demirel’in hatalı goller yemesine rağmen Harun Tekine feda edilişini anlamıyorum. Usta santrafor Soldadoy’a acemi er Freyi tercih edişini anlamıyorum. Yeteneğini bildiğimiz genç Barış’ı kulübeye mahkûm edişini anlamıyorum. Geçen sezonun banko oyuncularından Nabil Dirar ortalarda neden yok anlamıyorum. Bence yeterince denemeler yaptınız artık saadete gelin Bay Cocu. Kalbi Fenerbahçe sevgisiyle çarpan çocukların hayalleriyle oynamaktan vazgeçin. Fenerbahçe kriz yaşatılacak bir camia değil eritmek için zorlamayın.
Cocu’nun futbolculuk kariyeri çok parlaktı lakin teknik adamlığı normal adamlığının çok altında kaldı. Kadro kurmakta, rakip takımı analiz etmekte, teknik taktik uygulamalarda ve oyun formatında çengel bulmaca gibi. Örneğin Avrupa Ligi veya kendi lig maçlarında kuracağı kadroyu tahmin etmek çok zor takım kurgusunda her an her şey yapabiliyor. Hal böyle olunca oyuncu da adaptasyon sorunu yaşıyor. Şimdi önünde topla haşır neşir olan pas oyununu mükemmele yakın oynayan Başakşehir maçı var. Ardından milli takım arası sonrasın da dışarıda Sivas ve Avrupa Ligi üçüncü maçı Anderlecht ile içeride Ankaragücü ve en önemlisi Galatasaray deplasmanı var. Bu maçlar Cocu ve ekibinin karinesi olacak. Aktı karaydı bu maçlar sonrası ortaya çıkacak Spartak Trnava maçı ölçü değil. Yani demem o ki “Bir gülle bahar gelmez” yani erkenden hayallerimizi mutlu tablolar üzerine çizmeyelim hani yürümezse diye.
Allaha emanet olun.