Avrupa’yı nasıl anlamalıyız? Avrupa’ya hep gâvur diye mi bakmalıyız? Bugün bu sorunun cevabını başka açıdan bakarak verelim mi?

Avrupa’nın merkezi Brüksel’de Türk kökenli bir belediye başkanı ve Federal milletvekilinin sizi ağırladığını, çok güzel Türkçesi ile sizinle sohbet ettiğini görse idiniz neler düşünürdünüz? Tabii ki gurur duyardınız ve ‘İşte Türkler’in başarı hikâyesi budur’ demez miydiniz?

Türkiye’nin gururu Afyon Emirdağlı Brüksel Saint-Josse-Ten Noode Belediye Başkanı ve Federal Milletvekili Emir Kır Avrupa’daki Türkiye’nin başarı hikâyesinin bir örneğidir. Emir Kır Brüksel’de Saint-Josse-Ten Noode Belediyesi’nde beni makamında ağırladı. Türkiye’nin gururu oldu… Diriliş Postası okurları için de önemli mesajlar verdi. Bu mesajları gazetenizde okuyabilirsiniz…

Emir Kır, Afyon Emirdağlı bir ailenin çocuğu… 1968 yılında Belçika’da dünyaya geldi. Brüksel Serbest Üniversitesi’nde siyaset okuduktan sonra 2000 yılında Saint Josse Belediyesi’nde Başkan Yardımcısı oldu.  2004 yılında ise milletvekili seçildi ve Türk kökenli bir bakan olarak Hükümete girme başarısını gösterdi. 2012’de Saint-Josse Belediye Başkanlığı’na seçildi. Halen belediye başkanı ve federal milletvekili…

Elbette kolay olmadı, yoğun mücadele ve tüm engellemelere rağmen önce Belediye Başkan Yardımcısı oldu. Kökeninden ve dininden dolayı negatif yaklaşımlarla karşılaştı ama asla yılmadı. 2004 bölge seçimlerinde bakan seçilme başarısını gösterdi. 8 yıl 4 ay bölge bakanlığı da yaptı.

İlk Türk asıllı bakan unvanından ile kendisi gibi göçmenlere daha iyi hizmet verebilmek için daha sonra belediye başkanı oldu. Özellikle ekonomik durumu iyi olmayan ailelerin çocuklarını spora teşvik eden projeleriyle büyük beğeni topladı. Böylece çocukları sokak çetelerinden ve kötü alışkanlıklardan kurtardı. İşini ve vatandaşa hizmet etmeyi sevmesi, dürüstlüğü, topluma faydalı projeleriyle tanındı. Bütün farklılıkları bir araya getirip bunun bir zenginlik olduğunu anlatıp, hoşgörüyü herkese aşıladı. “İnanın ırkı tektir. Hepimiz Hz. Adem’in ırkıyız” diyerek yeni bir duruş ortaya koydu.

Emir Kır, görüşmemizde Türkiye’ye şu mesajı iletmemi istedi:  “Özellikle Türkiye’deki dostlarımız bunu iyi hatırlasın. Burada Belçikalı olmuş, aynı zamanda Türk, Alman, Hollandalı bu insanlar bu ülkede yaşıyor. Ayrımcılık yok mu? Irkçılık yok mu? Var. Zaman zaman yaşıyoruz. Ancak, Belçika’da ne evler kundaklanıyor ne camiler yakılıyor. Gönül ister ki bu noktalar hiçbir zaman yaşanmasın. Bunun için de özellikle devlet yöneticilerinin bir araya gelip, bu sorunların önüne geçmeleri için diyalog lazım. Biz bu görevleri yapıyorsak elbette alnımızın teri ile vermiş olduğumuz ciddi bir mücadele sonucudur. Ama her şeyden önce Belçika’ya borçluyuz. Belçika devleti benim gibi biraz esmer, Türk asıllı Belçikalı olmuş bir insanın bu görevlere layık olmasına izin verdi.”

Emir Kır, Avrupa’nın göbeğinde Müslümanlar’ın teröristlerle karıştırıldığını da söylüyor ve bunun için yabancıları mahkeme kararı olmadan sınır dışı etme yasasının da çıkarıldığını hatırlatıyor ve bunun için yoğun bir mücadele verdiklerini anlatıyor.

Demokrasi içinde verilen bu mücadeleler ne güzel mücadelelerdir. Allah başarılarını daim eylesin Sayın Başkan Emir Kır… Türkiye sizin gibi değerleri ile gurur duyuyor.